Cumhuriyet çağında doğup gelişen dil, biçim, konu bakımından yalınlığa ve halkçılığa yönelen yepyeni bir yazın akımı. Atatürk devrimleri toplumumuza yeni düşünceler kazandırmış, yepyeni bir yaşam yolu açmıştır. Yıkılan Osmanlı İmparatorluğu yerinde genç bir Türk devleti kuruluyordu. Harfler değişmişti. Türk dili yeni bir devrimle Osmanlıcadan büsbütün uzaklaşıyordu. Sanat alanı, bu oluşlara ilgisiz kalamazdı. Batı'da da XX. yüzyılın doğurduğu yenilikler birbirini kovalıyordu. Bizde de böyle oldu. Yepyeni bir anlayışla yeni bir yazın başladı. Roman türü bütünüyle gerçeğe, köy yaşantısına döndü. Koşuklarda eskinin temel saydığı ölçü, uyak kalmadı. Bu çağın ilk yenicilerinin sanat anlayışı "Garip"in önsözünde açıklanmıştır. Bu yüzden Orhan Veli ile Garip'te şiirleri toplanan ozanlara "Garipçiler" deniliyordu. Yenileşme hızlandı. Genç ozanlar birbirlerine benzemeyen örnekler verdiler. Bunların önde gelenlerine "İkinci Yeniciler" deniyor.