eng

Dini Terimler Sözlüğü (H - 2)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Dini Terimler Sözlüğü İçerisinde Arama

Dini Terimler Sözlüğü (H - 2. Sayfa)

havari :
1. Taraftar, dost, arkadaş, yardımcı, seçkin kimse. ”Her peygambe ...
havas :
1. İleri gelen, seçkin kişiler. ”Kitabı sünneti icmaı kaldırıp at ...
havassıkur'an :
Kur'an-ı Kerim’deki bazı kelime, ayet ve surelerin belli bir düze ...
havassıselime :
İslam dinine göre bilgi elde etme yollarından biri olan ve herhan ...
havatır :
1. Hatıra gelenler, hatırlananlar, kalbe doğan düşünceler. 2. İns ...
havf :
1. Korku, kaygı, endişe. ”Kimseden havf eylemez Allah’tan havf ey ...
haviye :
Münafıkların ve küfürde aşırı gidenlerin girecekleri cehennemin e ...
havkale :
”Güç ve kuvvetin kaynağı sadece Allah’tır.” anlamına gelen ”La ha ...
havlihavelan :
1. Bir yılın geçip sona ermesi. 2. Zekâtı verilecek bir ticaret m ...
havra :
1. Yahudilerin ibadethanesi, sinagog. 2. Gerek günlük gerekse haf ...
Havzıkevser :
Bakınız: kevser
Hay :
(el-Hay) ”Varlığı devamlı olan, hayat sahibi, ölmeyen diri, her ş ...
hayâ :
1. Utanma, sıkılma duygusu, edep, ar. ”Hayâ imandandır.” (Hadis) ...
Hayat :
1. Canlılık, dirilik, sağlık, faaliyet, hareketlilik. ”Allah, hay ...
Hayber Savaşı :
Hicretin yedinci yılında (M.S. 628), Medine Suriye yolu üzerinde ...
Hayır :
1. Servet, mal. ”İnsanda aşırı derece hayır sevgisi vardır.” (Kur ...
hayız :
1. Kadınların ay hâli, âdet görmesi, aybaşı. ”Sana hayızı soruyor ...
Hayrat :
1. İyilikler, güzellikler, hayırlar. ”Allah, sizi vermiş olduğu n ...
Hayrulbeşer :
”İnsanların en hayırlısı.” anlamında Hz. Muhammed için kullanılan ...
hazret :
1. Bir kimsenin huzuru, önü, makam. ”Gel gidelim hazrete Ya Musta ...
helal :
1. Dinî bakımdan kullanılmasına, yapılmasına, söylenmesine, yenil ...
Hendek Savaşı :
Abdullah b. İbad (ö. 64/683) tarafından kurulan ve günümüze kadar ...
hervele :
1. Çabuk ve hızlı yürüme, koşturma, koşar gibi süratlice yürüme, ...
hesap günü :
Dinen yükümlü insanların inançlarından ve dünyada yaptıkları iyil ...
heva :
1. Arzu, istek, meyletme. ”Kim ki hevasını benim getirmiş olduğum ...
Hevazin Savaşı :
Bakınız: Huneyn Savaşı
heybet :
1. Celal, azamet, ululuk, büyüklük, haşmet. ”Gökte top sesleri bi ...
hezl :
1. Şaka, latife.”Üç şey vardır ki ciddisi de ciddidir, hezli de c ...
Hıdırellez :
1. Hızır ve İlyas Peygamber’in her baharın başlangıcında karada v ...
hıfz :
1. Ezberleme, hatırda tutma, unutmama. 2. Saklama, muhafaza etme, ...
hıkd :
Bakınız: kin
Hırkay-ı Saadet :
Kâb b. Züheyr (ö. 24/645) adlı şair Müslüman olup Hz. Peygamber’i ...
Hırkayışerif :
Hz. Peygamber’in vasiyeti üzerine Hz. Ömer (ö. 23/644) ile Hz. Al ...
hırs :
1. Bir şeye çok düşkün olma, şiddetli arzu ve istek. ”Andolsun, i ...
hırsızlık :
1. Başkasına ait bir malı mülk edinmek amacıyla korunmuş olduğu y ...
hıyanet :
Bakınız: ihanet
Hızır :
Hz. Musa zamanında yaşadığı rivayet edilen ve peygamber mi, melek ...
hızlan :
1. Yardımı kesme, kendi hâline bırakma. ”Eğer Allah size yardım e ...
hibe :
1. Bağış, bağışlama, bir şeyi karşılıksız verme, ihsan. ”Rabbimiz ...
hicabe :
Kâbe’nin kapısının, örtüsünün ve anahtarlarının bakımı ve korunma ...
hicap :
1. Örtü, perde, engel. ”Ey iman edenler! Peygamber’in evine (rast ...
Hicaz :
Arabistan Yarımadasında Kızıldeniz’in doğu sahili boyunca uzanan, ...
Hicr :
Bakınız: hatim
Hicr Suresi :
Kur'an-ı Kerim’in on beşinci suresidir. Mekke’de inmiştir. Doksan ...
hicret :
1. Terk etme, ayrılma, ilgiyi kesme. ”(Ey Muhammed!) Müşriklerin ...
hicri takvim :
Hz. Peygamber’in Mekke’den Medine’ye hicretini tarih başlangıcı o ...
hidane :
1. Bir şeyi yanına alma, çocuğu kucağa alma ve besleme. 2. Boşanm ...
hidayet :
1. Doğru yolu gösterme, doğru yolu bulma, rehberlik yapma, irşat ...
hikmet :
1. Bilgelik, felsefe. 2. Allah’ı gereği gibi bilme bilgisi. ”Kime ...
hil :
1. Bir şeyin helal olması. ”Denizin suyu temizdir ve (deniz ürünl ...
hilaf :
1. Karşı gelme, aykırı davranma, zıtlaşma, münakaşa etme. 2. Fıkı ...
hilafet :
1. Birinin yerine geçme, bir kimseden sonra gelip onun yerini alm ...
hilal :
1. Yüksek sesle haykırma, ortaya çıkma. 2. Ayın kavuşum öncesi ve ...
hileyişeriye :
1. Dinle ilgili bir meselede uygun yoldan bir kolaylık ve çare ar ...
Hilfulfudul :
M.S. 580’li yıllarda Arap kabileleri arasında süregelen savaşlar ...
hilim :
1. Yumuşak huylu, kibar, efendi, ağırbaşlı ve akıllı olma, uygarc ...
hilye :
1. Süs, ziynet, kolye. 2. Güzel nitelikler, güzel yüz, şemail. 3. ...
hilyeyişerif :
Bakınız: hilye
himmet :
1. Arzu, meyil, istek, azim. 2. Gayret, emek, çabalama, manevi ya ...
Hinduizm :
Hintlilerin inanç, düşünüş, his ve hayat tarzı olan Hindistan’ın ...
Hira Dağı :
Hz. Muhammed’e ilk vahyin geldiği mağaranın bulunduğu dağ. Hira, ...
hisbe teşkilatı :
Tarihte, İslam devletlerinde genel ahlakı, kamu düzenini korumak ...
hitabet :
1. Hutbe okuma, güzel söz söyleme, vaaz ve nasihat etme, nutuk. 2 ...
hitan :
Erkek çocuklarının üreme organlarının ucundaki deri parçasının al ...
hiyel :
Bakınız: hileyişeriye
hizip :
1. Bölük, parti, grup, cemaat, kısım, taraftar. ”Allah’a ve ahire ...
hoca :
1. Öğretici, öğretmen, muallim. ”Yirmi dokuz hece okursun uçtan u ...
horasan :
Evlenmelerine dinî bir engel bulunmayan ve belirli şartları taşıy ...
Hristiyan :
Hz. İsa’nın getirmiş olduğu ilahî dine inanan kimse, Nasrani.
Hristiyanlık :
Hz. İsa’ya vahyedilen dinin adı. Hristiyanlık, dünyada en çok bağ ...
Hu :
1. Arapçada, Allah’ın zatına işaret eden hu (hüve) kelimesi. ”Ey ...
Hucurat Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in kırk dokuzuncu suresidir. Medine’de inmiştir. O ...
Hud Peygamber :
Kur'an-ı Kerim’de adı geçen ve Ad kavminin yaşamış olduğu Ahkaf b ...
Hud Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in on birinci suresidir. Mekke’de inmiştir. Yüz yi ...
Huda :
Allah. ”Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,/Etmesin, tek va ...
Hudeybiye Antlaşması :
Mekkeli müşriklerin Medine İslam devletini resmen tanıdıklarını g ...
hududullah :
1. Allah’ın sınırları, Allah’ın koymuş olduğu helal ve haramlar. ...
Hulefayıraşidin :
Hz. Peygamber’in vefatından sonra seçimle yönetime getirilen ve h ...
hulul :
1. Girme, sinme, geçişme, intikal etme, yerleşme. 2. Allah’ın ken ...
Humus :
1. Beşte bir. 2. Tarihte, İslam devletlerinde savaş ganimetlerind ...
Huneyn Savaşı :
Mekke’nin fethinden sonra Müslümanlarla Havazin kabilesinin müşri ...
hurafe :
1. Sapık, doğru olmayan, uydurma, asılsız söz. 2. Akla ve gerçeğe ...
Huri :
Cennette yaşadığına inanılan ve Allah’ın hoşnutluğunu kazanmış mü ...
Hurufilik :
Herhangi bir konuda hitap ettiği kitlenin dikkatini çekmek için K ...
hurufumukattaa :
Bakınız: mukattaa harfleri
husuf namazı :
Dünyanın güneşle ay arasına girmesi yüzünden geceleyin ay ışığını ...
husumet :
1. Düşmanlık, kin, hasım olma durumu. 2. Çekişme, delil ile karşı ...
huşu :
1. İtaat etme, boyun eğme, tevazu gösterme, alçak gönüllü olma. ” ...
hutame :
1. Cehennem. ”İftira atanın, insanların ayıp ve kusurlarını araya ...
hutbe :
1. Bir topluluk karşısında yapılan etkileyici konuşma, nutuk, hit ...
huzur :
1. Hazır bulunma, var olma. 2. Gönül rahatlığı, süku^net. ”Bir ip ...
Hübel :
İslamiyet’ten önce müşriklerin Kâbe’de bulundurduğu kırmızı akikt ...
Hüccet :
1. Delil, senet, vesika. ”De ki en üstün hüccet Allah’ındır. Alla ...
Hücreyisaadet :
Hz. Peygamber’in içerisinde vefat edip sonra da defnedildiği Hz. ...
hüküm :
1. Karar verme, idare etme. ”Şüphesiz ki Allah size emanetleri la ...
hülle :
Kocasından kesin olarak boşanıp ayrılmış olan bir kadının boşandı ...
Hümeze Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in yüz dördüncü suresidir. Dokuz ayettir. Mekke’de ...
hünkâr :
1. Osmanlı padişahlarına verilen bir unvan. ”Ne çeker kulların se ...
hünsa :
Doğuştan kendisinde hem erkeklik hem de dişilik organları bulunan ...
hürmüz :
bk. Zerdüştilik.