eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü (3)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü (3. Sayfa)
deyimcelik
:
Bakınız: Sözlük
deyiş
:
Bakınız: Şiir
deyiş oyunu
:
Orta çağda Fransa'da rağbet gören ve iki truver arasındaki nazıml
...
deyitlemek
:
Şiir veya söylev gibi bir edebiyat parçasını konunun gerektirdiği
...
dışa verimcilik
:
Yirminci yüzyılın başında, izlenimciliğe karşı olarak kurulan ve
...
dil uzluğu
:
Güzel söylemek, sözü ile karşısındakine heyecan vermek ve fikirle
...
dilekleme
:
(Söz Sanatı) Söz arasına, bir dilekte bulunmak veya Tanrıdan bir
...
dileme
:
Bakınız: dilekleme
din konuşması
:
Din konuları üzerinde yapılan gelişi güzel konuşma.
dinlemece
:
Çoğu doğa üstü olaylara dayanan, kısa ve eğlenceli hikâye.
ditiramb
:
1. Eski Yunanlıların, Dionysos (Bacchus) şerefine okudukları ayin
...
Divan
:
(Divan Edebiyatı) Divan şairlerinin, yerleşmiş bir tertip üzere ş
...
divan edebiyatı
:
Gerek dil ve gerek ruh ve teknik bakımından Arap ve Fars edebiyat
...
Dize
:
Belli bir şekle göre nazımlı olan ve bir koşukta en küçük birliği
...
dizge
:
Eski Yunan tartıbiliminde, sayısı sınırlanmamış olan ve üye (memb
...
dizili ayırma
:
(Söz Sanatı) Arka arkaya söylenecek bileşik sözlerin ilk öğelerin
...
doğaçlama
:
Hazırlanmadan, hemen o anda meydana getirme (DOĞAÇTAN, İrticalen,
...
doğalcılık
:
Gerçekçiliğin içine bilime dayanan bazı felsefe ve ahlak öğretile
...
doğruculuk
:
Sanatta, edebiyatta çirkinin ve bayağının da estetik bir değer ol
...
dokmios
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Bir kısa iki uzun ve bir kısa bir uzun h
...
dolamlama
:
(Söz Sanatı) Bir şeyin anlaşılmasını kolaylaştırmak veya doğrudan
...
dolantı
:
Bir sahne eserinin düğüm noktasını meydana getiren çeşitli oluntu
...
dolantılı komedi
:
Olayların karmaşıklığı dolayısıyla merak uyandıran komedi.
dolaylama
:
(Söz Sanatı) Süslü ve sanatlı bir dolamlama. Ankara yerine «Türki
...
dolaylı adlama
:
(Söz Sanatı) Bir cins ismiyle özel bir adı veya özel bir adla bir
...
dorukçuluk
:
Bakınız: ademcilik
dönem
:
Ancak topu birden tam bir fikir vermek üzere, birkaç tümceden mey
...
dönerlik
:
Bir dizedeki kelimelerin yerini değiştirmekle gerek tartının ve g
...
dönü
:
Birçok keseklerden meydana gelen bir koşuğun her keseğine denir.
dördüncü epitrit
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Dördüncüsü kısa, öbür üçü hep uzun olan
...
dördüncü peon
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Dördüncüsü uzun, öbür üçü hep kısa olan
...
dördüz kısa adım
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Arka arkaya gelen dört kısa heceden ibar
...
dördüz uzun adım
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Arka arkaya gelen dört uzun adımdan ibar
...
dördüzleme
:
(Eski Yunan Edebiyatı) Üçü trajedi, sonuncusu satir dramı olmak ü
...
dörtleme
:
(Halk Edebiyatı) Dört dizeli bentlerden meydana gelmiş koşuk.
dörtlü
:
Dört dizeli kesek veya dönü.
Dram
:
1. Trajedi veya komedi nevinden sahne eseri. 2. Trajedi ile komed
...
dram türleri
:
Sahne eserlerinin ayrıldığı dram, melodram, trajedi, komedi, vodv
...
durak
:
Kulakta ahenkli bir izlenim sağlamak için bir dizenin orta yerine
...
durgu
:
Okumada, deyitlemede anlamın, kelimeler arasında gerektirdiği dur
...
duyuğ
:
(Halk Edebiyatı) Fâilâtün fâilâtün fâilün tartısında bir halk dör
...
dübeyt
:
(Divan Edebiyatı) Rubaînin bir adı.
düğüm
:
Bir romanda veya sahne eserinde olaydaki dolantıların meydana get
...
düğümlenme
:
(Söz Sanatı) Her hangi bir sebepten dolayı deyim bozukluğu, yadcı
...
düğümlü
:
Bakınız: düğümlenme
düğün deyişi
:
Bir düğün dolayısıyla, yeni evlileri övmek için yazılan koşuk. Es
...
düşçülük
:
Yirminci yüzyıl başlarında çıkan ve konuları düşte görülür gibi s
...
düzem
:
Seslerin hoşa gidecek şekilde düzenlenmesi.
düzenleyiş
:
Bir edebiyat eserinde veya bir söylevde buluşlara verilen düzen (
...
düzgün
:
Eşit aralıklı tekrarlamadan doğan taylam. bk. taylam.
düzü-tersi bir
:
Kelime kelime olarak ters okunduğu zaman da aynı anlamı veren (cü
...
Edebiyat
:
1. Sanatça, yani insanda estetik duyguyu heyecana getirecek değer
...
edebiyat türleri
:
Edebiyat eserlerinin ayrıldığı şiir, dram, hikâyeleme, öğretme, m
...
efsane
:
Bir tarafı az çok tarihe dayanmakla beraber inanılmaz olgularla s
...
eglog
:
Bir çeşit küçük kır deyişi.
eksilti
:
(Söz Sanatı) Cümlenin anlaşılması için zaruri olmıyan bir veya bi
...
el yazması
:
Basılı olmayıp kalemle yazılmış (kitap v.b.).
eldışı
:
Memleket işi olmıyan, dış memelketlerle ilgili bulunan (konu, tip
...
eleji
:
(Yunan Latin Tartıbilim) Eskilerin, konusu ne olursa olsun, bir d
...
eleştirme derlemi
:
Bir metnin eleştirmeli yayımında, yazma nüshalarının değişikleri
...
eleştirmek
:
Bir sanat eserini inceleyip değeri hakkında hüküm vermek (ELEŞTİR
...
esenlik
:
(Söz Sanatı) Sözün yanlışsız ve eksiksiz olma hali.
eski eser kopyacılığı
:
Eski klasik eserleri kölecesine kopya etmekten ibaret sanat.
eski klasik komedi
:
Yunan komedisinin, Milâttan önce 480 yılına doğru başlıyan en esk
...
eski söz
:
Az kelime ile anlatılmış olan ve halka mal olmuş bulunan fikir. D
...
estet
:
Güzelden anlayıp güzel şeyleri iş edinen kimse.
estetçilik
:
Sanat ve şiiri eski ve ilk şekline götürmeyi ileri süren bir Angl
...
estetik
:
Güzellik duygusiyle ilgisi olan veya estetik biliminin kuralların
...
estetikçilik
:
Sanatı her türlü fikir, ahlak, fayda gibi maksatlardan uzaklaştır
...
eşit
:
Bakınız: düzgün
eviriş
:
1. Yabancı bir dilden öz dile yapılan çevirme. 2. Tarihsel bir ol
...
evirtim
:
(Söz Sanatı) Bir cümledeki kelimelerin veya tümcelerin yerini her
...
eytişme
:
Toplantılarda, hasımların sıra ile söz söyliyerek yaptıkları tart
...
ezgi koşuğu
:
Lirik koşuk ve özellikle koro koşuğu.
fahriye
:
(Divan Edebiyatı) Bir şairin kendini övmek için yazdığı koşuk.
fantezi
:
Gerçeğin ve olanağın dışında olarak hayalin serbest işlemesi ve b
...
fasl
:
(Divan Edebiyatı) Sebki mefsul yapma usulü.
Fert
:
(Divan Edebiyatı) Müfredin başka bir adı.
Fıkra
:
Tuhaf ve nükteli kısa hikâyecik. (FIKRACI, Anecdotier).
fikir yanaçları
:
(Söz Sanatı) Yapı yanaçları ve mecazlar dışında olmak üzere, fiki
...
fong
:
(Çince) Çin halk şairi.
fotoğraf tarzı
:
Olayları, varlıkları fotoğrafla çekilmişçesine son derece nesnel
...
fu
:
(Çince) Taylamlı (rythmé) veya yer yer taylamlı yazılan bir çeşit
...
gayatri
:
(Sanskritçe) Veda sanskritçesinde kullanılan ve yirmi dört heceli
...
gazel
:
(Divan Edebiyatı) Birinci dizesi bütün çift sayılı dizeleriyle uy
...
geçmişçilik
:
(Gelecekçi Anlayış) Sanatta geçmişin değerlerine ve geleneğine ba
...
gelecekçilik
:
Yirminci yüzyıl başlarında İtalyan yazarı F. T. Marinetti tarafın
...
gelişimli roman
:
Bir kişinin, bir ailenin veya bir topluluğun belli bir zaman çevr
...
genbilik
:
Her türlü bilgileri veya bir bilim takımı ile ilgili bütün bilgil
...
geneleme
:
(Söz Sanatı) Aynı şeyi, söze ağırlık verecek şekilde tekrar etme.
genişletmek
:
Bir konuyu, ayrıntılarını katarak geliştirmek. (GENİŞLETME, Ampli
...
genlik
:
Bazı hallerde gramer, nazım veya sağdeyi kurallarının dışına çıka
...
gerçekçilik
:
Tabiatı ve gerçeği olduğu gibi veya görünüşte sanıldığı gibi çirk
...
gerçeklik
:
(Söz Sanatı) Bir sözdeki düşüncelerin doğru, duyguların içten ve
...
gerçeli
:
Gerçekliğinde, aslının kendisi olduğunda şüphe olmıyan (eser, bel
...
gerçesiz
:
Doğruluğu, aslının kendisi olduğu belli olmıyan, şüpheli görülen
...
gongoracılık
:
Onyedinci yüzyıl başlarında Gongora adlı İspanyol şairinin kullan
...
gösterişleme
:
(Söz Sanatı) Söylemede sesi yükseltmek, alçaltmak, heceleri uzatm
...
göz uyağı
:
İmlâları sesçil (phonétique) olmıyan dillerde, ses bakımından uya
...
gulüv
:
(Divan Edebiyatı) (Söz Sanatı) Obartmanın (mübalâğanın) son derec
...