eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü (5)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü (5. Sayfa)
çalgı korunağı
:
Çalgıların korunup saklandığı yer.
çalgı topluluğu
:
Değişik çalgıların bir arada bulunduğu küçük müzik topluluğu.
çalgıcı arabası
:
Çalgıcıların bulunduğu araba.
çalgıcı seti
:
Çalgıcıların bulunduğu set.
çalgıcı soytarı
:
Birkaç çalgıyı birden iyi çalan soytarı.
çalışma dizelgesi
:
Bir oyunun sahne üstündeki çalışmasının oyun gününe dek tasarlanm
...
çalışma geçidi
:
Sahne içinde, yukarıda bulunan çalışma balkonu.
çalışma ışığı
:
Sahnede çalışırken, ışıklar dışında kullanılan ışık. Bu ışıklar s
...
çalışma köprüsü
:
Sahne üstündeki çeşitli mekanik ve teknik işlerin yapılmasında ku
...
çalışma köprüsü işçibaşısı
:
Sahnenin çalışma köprülerinde çalışan işçileri denetleyen işçibaş
...
çalışma köprüsü işçisi
:
Sahnenin çalışma köprülerinde çalışan işçi. Bu işçilerin görevi p
...
çalışma sahnesi
:
Çalışmaların yapıldığı yedek sahne.
çalışma yeri
:
Asal ve çalışma sahneleri dışında, bir oyunun hazırlanmasında kul
...
çalıştırıcı
:
Orkestra yönetmeninin yönlendirmesi sınırları içinde kalma koşulu
...
Çalpara
:
Çengilerin, dansın tartımını tutmak için, ellerinde birbirine çar
...
çam tahtası
:
Tiyatro dekorunda kullanılan bir tahta türü.
çapraz duruş
:
Dansçı sağ bacağının üzerinde durur, sol bacağını yana kalçadan d
...
Çark
:
Yüz geriye dönük olarak biten, çark gibi dönülerek takla atma biç
...
Çarpma
:
Duruşu değiştirmeden sıçrama ve iki ayağı birbirine çarptırma.
çarpma etmeni
:
Sahnede çarpma sesi.
çatal
:
On dokuzuncu yüzyıl ingiliz tiyatrosunda panoları tutan direğe ve
...
çatışma
:
1. Olay dizisinin gelişmesinde basamakları ortaya çıkaran kişiler
...
çatkı bezi
:
Dekor panolara ve arka perdeleri için kullanılan kalın bez.
çatkı üstünde hokkabaz
:
Küçük ya da büyük bir çatkı (sehpa) üzerinde numaralar gösteren h
...
Çay
:
(Argo) Külhanbey ve Matiz tarafından «bayan» anlamında kullanılan
...
çelebi
:
İstanbul ağzıyla konuşan tip. Genellikle kibar ve mirasyedidir. Z
...
çene yarışı
:
(Ortaoyunu) 1. Ortaoyunu'nda Pişekâr ile Kavuklu arasında yarışma
...
çengi
:
Çenk ile dans eden dansçı.Çenk adlı çalgıyla dans eden dansçı.
çerçeve dizi ışıkları
:
Sahne çerçevesinin iç yüzünde, yukarıda, sağ ve sol yanlardaki di
...
çerçeve kanadı
:
Çerçevenin her iki yanında sahne ağzını daraltıp genişletmeye yar
...
çerçeve kenar direği
:
Çerçevenin sahneye bakan yanında, kenarlarda bulunan ışıldakların
...
çerçeve kenar ışıkları
:
Çerçevenin sahneye bakan her iki kenarında bulunan direklere ya d
...
çerçeve sahne
:
Oyun yeri ile seyirciyi, düz bir bağlantı çizgisi üzerinde bir çe
...
çerkez halayık
:
Dedikoducu kadın tiplerinden biri.
çeşitleme
:
Klasik dans ikilisinde kadın ve erkek dansçının solo dansları.
çevirgeç
:
Bir elektrik çevrimini gerektiğinde açık kapamaya yarayan aygıt.
çevre oyunu
:
Kişileri ve öyküyü arka planda bırakarak yaşamın görünüşünü geniş
...
çevreli tiyatro
:
Dört bir yanı seyirci ile çevrili oyun yeri olan tiyatro biçimi.
...
çevren dizi ışıkları
:
Çevrenin hem tabanında, hem de üst sınırında, yönü gergiye doğru
...
çevren gergisi
:
Sahne gerisinde, sahneyi enine kaplayan seyirciye göre hafif içbü
...
çevren ışık birimi
:
Çevren gergisini aydınlatmak ya da sahneyi derin göstermek için k
...
çevren ışık çukuru
:
Çevren gergisini alttan aydınlatan ışıkları gizlemekte kullanılan
...
çevren ışıklaması
:
Sahneyi derin göstermede kullanılan, çevrenin altında ve üstünde
...
çevren rayı
:
Çevren gerisini tutan palangaların kaydırıldığı ray.
çevrim
:
Elektrik akımının iletken üzerinde aldığı yol.
çevrinti
:
Dansçının kendi ekseni çevresinde dönmesi.
çeyrek dönüş
:
Oyuncunun 45 derecelik açıyla seyirciden sahne yukarısına dönmesi
...
çığ aygıtı
:
Çığ sesi vermeye yarayan aygıt. Bu, iki ayak arasına konulmuş, el
...
çıkıntı sahne
:
Sahne çerçevesinin dışına ya da perde önüne çıkan ve üç yananda s
...
Çıkış
:
1. Oyun kişisinin inandırıcı bir zorunlukla sahneden çıkması. 2.
...
çıkış sözleri
:
Oyuncunun sahneden ayrılması sırasında söylediği sözler.
çıkmaz konu
:
Sonucu kimseyi doyurmayan ve çözüm yolu inandırıcı olmayan oyun k
...
çılgınlık oyunu
:
Rönesans başlarında eğlence amacı ile yazılmış, insanları çılgınl
...
çıngal
:
(Doğaçlama) Doğaçlamaya dayanan tiyatroda arabulucu rolü.
çırak
:
Gölge oyunu'nda gerginin hazırlanmasını, oynanacak oyunun tasvirl
...
çırparak zıplama
:
İki ayakla zıplayıp tek ayakla düşme hareketi. Bu hareketin çeşit
...
çırpma
:
Dansçının, bir bacağını bükmeden, uzatarak yaptığı alıştırmaların
...
çiçek yolu
:
Sahneden, seyircilerin ortasından geçerek, salonun arkasına dek u
...
çift yüzlü kumaş
:
Her iki yanı da dışa gelebilecek biçimde dokunmuş kumaş.
çifte çubuk
:
Değişik yüksekliklerde, yan yana bulunan ayaklar üstüne tutturulm
...
çifte kavuklu
:
(Ortaoyunu) Ortaoyunu'nda bir ustalık gösterisi olarak ortada iki
...
çifte takla
:
Havada atılan çifte takla.
çiftteker cambazı
:
Çiftteker üzerinde çeşitli denge hareketleri yapan ip üstü cambaz
...
çiftteker üstünde denge
:
Hiçbir yere tutunmadan iki teker üzerinde dengelenme sanatı.
çiğ ışık
:
Gölge ve aydınlık kesimlerin kesin çizgilerle ayrıldığı, tam parl
...
çin tiyatrosu
:
Büyük ölçüde simgelere başvurarak ezgi, dans, akrobasi ve sözsüz
...
çing
:
Çin tiyatrosundaki yüzleri boyalı tiplere verilen ad.
çingene
:
Genellikle argo konuşan, falcılık yapan, yaban otları satan, kimi
...
çizgi
:
Erkek dansçının yer değiştirmesine yarayan çizgi.
çizgi kalemi
:
Yüz boyamada gölge ve çizgilerin yapılmasına yarayan özel uçlu ka
...
çoban komedyası
:
Rönesans'ta ortaya çıkan, kır yaşamını, doğayı ve sevişmeyi konu
...
çocuk korosu
:
Çocuklardan kurulu koro.
çocuk oyunu
:
Çocuklar için düşünülmüş, eğlendirirken eğitmeyi amaçlayan oyun.
çocuk tiyatrosu
:
İlköğretim öncesinden erginlik yaşına değin, çocuklar için yapıla
...
çocuk topluluğu
:
1. 'Rönesans'ta saraylarda gösteriler düzenleyen kadın ve erkek r
...
çok amaçlı sahne
:
Değişik sahne-seyirci ilişkisini sağlayabilecek biçimde yapılmış
...
çok amaçlı seyir yeri
:
Değişik amaçlar için ve değişik biçimlerde kullanılabilen seyir y
...
çok telli kablo
:
İçinde türlü kalınlıkta bakır elektrik teli bulunan kablo.
çou
:
Çin tiyatrosunda soytarılara verilen ad.
çömçe gelin
:
Anadolu'da ilkel kukla oyununa verilen ad.
Çözüm
:
Bir oyunun gelişimi içinde düğümlerin çözülmeye başladığı kesim.
çözüm sahnesi
:
Oyun konusunun tamamlanıp sonuca ulaştırıldığı sahne.
çözümsel gelişim
:
Olayları oluş sırasına göre değil de, tersine oyuna asal trajik ç
...
çubuk askı
:
Sahne yukarısından makaralarla indirilip çıkartılabilen genellikl
...
dadacılık
:
Yirminci yüzyıl başlarında Tristan Tzara ve Richard Hülsenbeck'in
...
dağar
:
Bir tiyatro dönemi için araştırılıp incelenen ve seçilen oyun dem
...
dağar tiyatrosu
:
Bir tiyatro dönemi içinde oynanmasını uygun gördüğü oyun demetini
...
dağıtıcı ışıldak
:
Merceksiz, kimisinin içi emaye, kimisinin metal aynalı ışıklama a
...
dağıtıcı süzgeç
:
Renksiz, yanmaz asetat ışın demetinin sınırını yumuşatmada ve dağ
...
dağıtılmış ışık
:
Sahneye dağıtılarak verilen, genel ışıklama yöntemine ilişkin ışı
...
dağıtım kutusu
:
Ana kabloyla gelen elektrik akımının tiyatro yapısının çeşitli ye
...
dakikalama
:
Oyunun süresini hesaplayabilmek için her bölümün kaçar dakika sür
...
dalang
:
Cava gölge oyunu ustası.
dalga etmeni
:
Sahne üzerinde dalgaların hareket ettiği duygusunu veren etmen. .
dalgalama
:
Sahne üzerinde dalgalar kıpırdıyormuş görüntüsünü sağlama.
dalgalı akım
:
Ortalama değeri sıfır olan düzenli biçimde yön değiştiren elektri
...
dalgalı tavan
:
Ses dağılımı için kullanılan dalgalı tavan.
dalış
:
Yerdeki su dolu bir havuza çok yüksekten atlama gösterisi.
dalkavuk
:
Kendi çıkarı için başkalarının elini eteğini öpen tip.
dans
:
Müzik tartımına ve hızına uyularak yapılan, güzelduyusal değer ta
...