eng

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (3)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (3. Sayfa)

ana kuşak :
Boş filmin alıcıda kullanılıp işlendikten sonra aldığı ad.
ana kuşak kurgusu :
Bir evrilir filmin, kurgu eşlemi ya da iş eşlemine uydurulmak üze ...
ana mıknatıslı kuşak :
Görüntüyle birlikte saptanan sesi taşıyan kuşak.
ana negatif :
Bir alıcıda kullanılıp kimyasal işlemden geçtikten sonra elde edi ...
ana noktalar :
Bir kalın mercekte ya da mercek dizgesinde eksen üzerinde yer ala ...
ana odak :
Koşut ışınların pozitif mercekten geçtikten sonra kesiştikleri, n ...
ana pozitif :
Ana negatiften çıkarılan, gösterimde değil çoğaltımda kullanılan, ...
ana renkler :
Birincil renklerin tümleri olan renkler.
ana resimler :
Bir canlıresimde ana durumları gösteren resimler.
anıştırma :
Bir görüntü, bir söz ya da sesle, bilinen bir şeyi akla getirme.
anıtsal film :
Kalabalık oyuncuları, göz alıcı bezemleri, zengin giysileriyle gö ...
Animascope :
Canlandırmaya yardımcı bir işlem. (Bu işlem, canlı varlıkların ve ...
Animographe :
Fransız Radyo-Televizyon Kurumu Araştırma Bölümü'nün, dar bütçeli ...
Anlatım :
Bir sinema ya da televizyon yapıtının belli bir kavram, düşünce y ...
anma gösterisi :
Geçmiş bir dönemin, artık çalışmayan ya da ölmüş bir sinemacının ...
Ansco Color :
Agfacolor'un ABD'deki adı.
Anscochrome :
Evrilir, tek kuşak, renkli film çeşidi. 35 ve 16 mm'likleri vardı ...
ara alıcı dalgalığı :
Ara yayacın vericiden gelen resim ve ses imlerini toplayan dalgal ...
ara çekim :
Belirli bir olguyu yansıtan çekimler arasında bununla doğrudan do ...
ara değmeli basım aygıtı :
Aralı basım aygıtının değmeli çeşidi.
ara filmi :
Bir televizyon izlencesinde, özellikle haberlerde kullanılmak üze ...
ara görüntü :
1. Asıl filmle birlikte çevrilmeyip sonradan hazırlanan ve iki çe ...
ara imi :
İki izlence arasında yer alan resimli, sesli im.
ara kuşak :
Tek kuşak, renkli işlemlerde renkli negatiften sağlanan tek kuşak ...
ara negatifi :
Ara kuşağın negatif çeşidi. Bir evrilir renkli filmden basım yolu ...
ara pozitifi :
Ara kuşağın pozitif çeşidi. Bir renkli negatiften basım yoluyla s ...
ara resimler :
Ana resimler arasında yer alan ve ana durumlar arasında köprü işi ...
ara resimleyici :
Ara resimleri çizen kimse.
ara taşıyıcı :
Ses için yinelenim değiştirimi kullanan televizyon yayınında, res ...
ara yinelenim :
Bir televizyon almacındaki bulucuya uyabilmesi için bir yayının ç ...
ara yinelenim katı :
Almaçta, yinelenim değiştiriminden sonra istenilen imi ayıran ve ...
ara yinelenim yükselteci :
Ses ve resim ara yinelenimlerinin yükseltilmesini sağlayan yüksel ...
aralı basaç :
Aralı devinim sırasında pencere önünde duran filmin üzerine baskı ...
aralı basım :
Aralı basım aygıtında aralı devinimle gerçekleştirilen basım.
aralı devinim :
Alıcı, gösterici ya da basım aygıtında, filmin pencere önünde bel ...
aralı devinim dişlisi :
Aralı devinimle çalışan dişli çeşidi.
aralı devinim düzeneği :
Dar film göstericilerinde aralı devinimi sağlayan bir düzenek.
aralı geçiş :
Filmin alıcı, gösterici ve basım aygıtında aralı devinimle yol al ...
aralı optik basım aygıtı :
Aralı basım aygıtının optik çeşidi.
aralık düzenleyici :
Uzun aralıklarla tek resim alma işleminde bu aralıkların süresini ...
araştırma filmi :
Herhangi bir bilimsel araştırmada, alıcının bir araştırma aracı o ...
araya koyum :
Almaşık kurguyu gerçekleştirmek için, iki ayrı öbek oluşturan çek ...
arayazı :
Sessiz sinema çağında söyleşmeleri, sözü vermek konuyla, olguyla ...
Arı Göz :
Kanada'daki Ulusal Film Kurumu'nun 1958-60 yıllarında televizyon ...
arı sinema :
Öbür sanatların etkisinden sıyrılmış, yabancı öğelerden arınmış, ...
AromaRama :
Amerikalı Charles Weiss'in 1959'da geliştirdiği, otuz bir çeşit k ...
art kılavuz :
Bir film makarasının sonuna takılan kılavuz çeşidi.
artıuç :
Pozitif elektrikucu. (Bir radyo ışıtacı ya da eksiuç ışıtacında a ...
ASA duyarlığı :
Film duyarlığını belirtmek amacıyla Amerikan Ölçünler Birliği'nce ...
ASA ölçünleri :
Amerikan Ölçünler Birliği'nce sinema ve televizyon alanında sapta ...
asetat :
Asetik asidin (sirke asidi) tuzu. (Yanmaz film tabanını oluşturan ...
asetat film :
Tabanı asetattan film.
asetat taban :
Isıya dayanıklı olduğundan, parlayan selüloz nitrat taban yerine ...
asetik asit :
Odunun damıtılmasından elde edilen, hem selüloz asetat yapılmasın ...
aseton :
Eritken olarak zamkta kullanılan renksiz, hoş kokulu, alev alır b ...
ası :
Film tanıtısı için hazırlanan değişik boy ve biçimlerde duvar ila ...
Astar :
Duyarkatın tabana sağlamca yapışmasını sağlamak amacıyla tabana ç ...
astigmat mercek :
Astigmatlık kusuru olan mercek.
astigmatlık :
Optik eksenden uzakta bulunan bir noktanın görüntüsünün, eksenden ...
astigmatönler mercek :
Astigmatlığı düzelten mercek.
Asya Yayın Birliği :
Asya ile Büyük Okyanus ülkelerinin radyo-televizyon kuruluşlarını ...
aşağıya çevrin! :
Alıcı yönetmenine aşağıya çevrinme için verilen komut.
aşağıya çevrinme :
Düşey çevrinmenin aşağıya doğru olanı.
aşağıya kaydır! :
Alıcı yönetmenine aşağıya kaydırma için verilen komut.
aşağıya kaydırma :
Düşey kaydırmanın aşağıya doğru olanı.
aşık :
Alıcı ile göstericilerde filmin aralı devinimini sağlayan tırnakl ...
aşırı açındırılmış :
Aşırı açındırmaya uğramış film.
aşırı açındırma :
Açındırmarcın duyarkat üzerinde gereğinden uzun etki göstermesind ...
aşırı hız :
Aşırı yavaş çevirim sonunda varlıkların, nesnelerin doğal hızları ...
aşırı hız sineması :
Aşırı hızlı çevirimle uğraşan sinema kolu.
aşırı hızlı alıcı :
Aşırı hızlı çevirimde kullanılan özel yapıda alıcı.
aşırı hızlı çevirim :
Saniyede 250 resmin üstünde yapılan çevirim.
aşırı ışıklama :
Alıcı ya da basım aygıtında, ışık yeğinliğinin, ışıklama süresini ...
aşırı ışıklı :
Aşırı ışıklamaya uğramış filmin durumu.
aşırı sert :
Sertliği aşırı ölçüye varmış görüntü.
aşırı yavaş :
Aşırı hızlı çevirim sonunda varlıkların, nesnelerin doğal hızları ...
aşırı yavaş çevirim :
Resimlerin saatte, günde bir gibi çok yavaş saptanması yoluyla ya ...
aşırı yavaş sineması :
Aşırı yavaş çevirimle uğraşan sinema kolu.
aşma :
Konuşmanın, kendine yabancı çekime geçmesi. (Genellikle karşılıkl ...
aşnılama :
Bir bezeme eskimiş görünümü vermek amacıyla tozlandırma, örümcek ...
aşnılayıcı :
Aşnılamayı gerçekleştiren kimse.
at operası :
(ABD'de) Ufak yapımevlerinin çok ucuza çıkardığı, vurdulu kırdılı ...
atlama :
Bir filmdeki devinimin doğal akışını değiştiren, şaşırtıcı sonuçl ...
atlamalı basım :
Bir negatifte düzenli aralıklarla seçilmiş resimlerin pozitife ge ...
atlanmış resim :
Atlamalı basımda, atlanmış yani basıma aktarılmamış resim yinelen ...
Avrupa Yayın Birliği :
Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu yirmi bir Avrupa ülkesinin ra ...
ay ışığı etkisi :
Genellikle yazın güneşin en parlak olduğu öğle vakti, pankromatik ...
ayak sayacı :
Çeşitli sinema aygıtlarında uzunluğu ayak olarak saptayan sayaç.
ayakla uzunluk :
Filmin ayakla ölçülen uzunluğu.
ayak-lambert :
Tam yayınıcı bir yüzeyin, ayak kareye 1 lümen ışık yayındırmasına ...
ayak-mum :
1 ayak çapındaki bir yuvarın özeğine yerleştirilen 1 mumluk ışık ...
ayakucu :
Duyarlıkölçümü eğrisinin altta sola doğru kıvrılan bölümü burada ...
ayar düğmesi :
Bakınız: düğme
ayar resmi :
Yayın araçlarının, alıcı dalgalığın ve almacın, düzgün ve aksaksı ...
ayar yayını :
Asıl yayına başlamadan önce, işlikte çeşitli araç ve gereçlerin, ...
aydınlanma :
1. Görüntüsü saptanacak konunun üzerine bir ya da daha çok kaynak ...
aydınlatma :
Alıcının önünde yer alan konunun ya da görünçlüğün ışıklandırılma ...
aydınlatma donatımı :
Aydınlatmada kullanılan çeşitli boy ve yapıdaki yapma ışık kaynak ...
aydınlatma masası :
Büyük televizyon işliklerinde bütün aydınlatma çalışmalarının uza ...
aydınlatma merceği :
Bir ışık kaynağından çıkan ışığı toplayıp belli bir noktaya olanc ...