eng

TDK Tarih Terimleri Sözlüğü (K - 2)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

TDK Tarih Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

TDK Tarih Terimleri Sözlüğü (K - 2. Sayfa)

karakulak :
Osmanlı devletinde emir çavuşu, haberci.
karakullukçu :
Yeniçeri ocağı bölük ve ortalarında odaları ve odaya gelen konukl ...
karakuruş :
Osmanlı ülkelerinde kullanılan yabancı paralardan Alman talar'ı i ...
karamürsel :
Osmanlıların, Marmara Denizinde ilk kez işlettikleri gemi.
karanamlu :
Çakmaklı tüfeklerden birinin adı.
karasancak :
Muhammet Peygamberin, Topkapı sarayı müzesindeki siyah renkli san ...
karasandık :
Bakınız: Orta Sandığı
karavaş :
Savaşta tutsak edilen ya da satın alınan ve sahibinin üzerinde ta ...
karavele :
Denizlerde başlıca yük taşıtı olarak kullanılan büyük tekne.
karavul :
Bakınız: karakol
kardinal :
Papayı seçen, ona danışmanlık eden ya da onun bakanları görevini ...
kârhaneliler :
Yeniçeri ocağında kullanılan araç ve gereç işliklerinde çalışanla ...
karşı devrim :
Bir devrimin sonuçlarını yok etmeyi amaçlayan karşıt eylem.
karuça :
Dingilleri üzerine yaylara asılmış olarak yapılan bir tür araba.
kasapbaşı :
Osmanlı sarayının et gereksinmelerini sağlayan kasapların başı.
kasım dağıtımı :
Kasım ayında halktan toplanmak üzere saptanan vergi.
kast :
Hindistan'da, uğraşları babadan oğula geçen, aynı geleneğe bağlı ...
katar ağaları :
Yeniçeri ocağının yedi büyük ağası: kul kethüdası, zağarcıbaşı, s ...
katoliklik :
İsa Peygamber'in aziz Petrus'a aktardığı yetkilerin kalıtçısı ola ...
katrancılar ortası :
Yeniçeri ocağının, eşya ve araçları taşıyan arabaların bakımı ile ...
katun :
Elli haneden oluşan Eflâklı topluluğu.
katuna :
Bakınız: Çingene Boyu
kaval topu :
Ağızdan dolma, yuvarlak gülle atan ilkel bir top.
kavasbaşı :
Bakınız: yasakçı
kavuk :
Festen önce Osmanlıların giydikleri, çeşitli türleri olan başlık.
kayacı :
Sarp kayalıklara çıkıp, Osmanlı sarayı için şahin ve atmaca yavru ...
kaymakam divanı :
Kaymakam paşanın başkanlığında kurulan divan.
kaymakam paşa :
Sefere çıkan ya da herhangi bir nedenle başkentte bulunmayan sadr ...
kayser :
1. Genellikle imparator. 2. Kutsal Roma-Germen devleti, Avusturya ...
kazan kaldırmak :
Yeniçerilerin ocakta yemek pişirdikleri kazanı kaldırarak başlatt ...
kazasker buyruğu :
Kazaskerlerin kadılara, bunların da naiplere, atanma ve yetkileri ...
kazasker divanı :
Bakınız: cuma divanı
kazasker ikindi divanı :
Kazaskerlerin, kendilerine gönderilen davalarla ilgili olarak bel ...
kazı :
Eski yapı kalıntılarını bulmak için kazıbilimcilerce toprağın bel ...
kebgebur :
1. Topçu ocağında top döküm ustası. 2. Osmanlılarda, büyük maden ...
keçekülâh :
Yeniçeri başlığı.
keçi ayaklı :
Süvarilerin kullandığı tatar oklarının bir türü.
kehhalbaşı :
Osmanlı sarayında hekimbaşıya bağlı olarak çalışan göz hekimlerin ...
kemerbaşı :
Medrese öğrencilerinin elebaşı.
kenar mahkemesi :
1. Kadılıklara bağlı olup naiplerce yürütülen mahkeme. 2. İstanbu ...
kenaryazı :
Resmî dairelerde dilekçe ve benzeri kâğıtlara yetkililerce yazılı ...
kentdevleti :
Eski zamanlarda, kendi yasaları ile yönetilen bir ya da birkaç ke ...
kentsoylu :
Soylu ile köylü ve işçi sınıfları arasında kalan orta sınıf ve bu ...
kentsoyluluk :
Kentsoylu olma niteliği.
kerkeç :
Kuşatılan kaleleri zorlamak için dışarda kurulan atış kuleleri ve ...
Kervansaray :
Kervanların konaklamaları için anayollar üzerinde yapılmış büyük ...
Kese :
Değeri ve sayısı altın ya da gümüş olduğuna göre ve zaman zaman d ...
kesedar :
1. Saraylılara ait paraların hesabını tutan ve bu paraları saklay ...
keseneğe almak :
Osmanlılarda bir yerin gelirini satın almak.
kesenekçi :
Bir yerin gelirini keseneğe alan kişi.
kesim taksitleri :
Kesime verilen devlet mallarının taksite bağlanan bedelleri.
kesime bağlı eyaletler :
Her yıl başkente belli bir para ve aşlık gönderen eyaletler: Mısı ...
kesime verme :
İslam devletlerinde hükümdarın, bir hizmet karşılığı olarak bir t ...
keskinler :
Ata binmekte, kılıç ve mızrak kullanmakta, tüfek atmakta ustalık ...
kethüda :
Zenginlerin ve devlet adamlarının buyruğunda çalışan ve onların b ...
kethüda bey :
1. Yeniçeri ocağında yeniçeri ağasından sonra gelen en yüksek aşa ...
kethüda bölüğü :
Yeniçeri ocağında ağa bölüklerinden, başında kethüdabey'in bulund ...
kethüdalılar :
Yeniçeri ocağının 33. ortası.
kethüdayeri :
1. Herhangi bir oruna vekillik eden kişi. 2. Başkent dışındaki ka ...
kılavuz çavuş :
Törenlerde padişaha ve sadrazamlara yol açan görevli.
kılıç :
Bir timar ya da zeametin çekirdeğini oluşturan parçasına verilen ...
kılıç alayı :
Osmanlı padişahlarının kılıç kuşanmak üzere Eyüp Sultan türbesine ...
kılıç hakkı :
Timarlann üç ya da altı bin akçelik bölümü.
kılıç kuşanma :
Tahta yeni çıkan Osmanlı padişahlarının Eyüp Sultan türbesine gid ...
kılıç orunları :
Bakınız: Askerlik Orunları
kılıç zeamet :
İcmal defterinde 20.000 ve daha çok akçe yazılı olan timar.
kılıççılar :
Saray zanaatçılarından kılıç yapanlar.
kılıçlılar :
Osmanlı toplumundaki askerîler sınıfını oluşturan üç takımdan ask ...
kır sekbanı :
Yazın, ekinin korunmasıyle görevli bekçi.
kırk yargıçları :
İstanbul'daki dört kadılığa bağlı kırk mahkemenin yargıçlarına ve ...
kırkbin kul ağası :
Bakınız: yeniçeriağası
kırkık akçe :
Kenarları aşınmış ya da kesilmiş olduğundan değeri düşmüş maden p ...
kırlangıç :
Karakol ve keşif işlerinde kullanılan çektiri türünden ufak bir s ...
kırmızı bayrak bölüğü :
Bakınız: Sipah Bölüğü
kırmızı bayrak bölükağası :
Bakınız: Sipah Ağası
kırmızılı takım :
Asakir-i mansure-i Muhammediye askerinin kırmızı giysi giyen birl ...
kırna :
Tuna ırmağını karşıdan karşıya geçmekte kullanılan şayka türünden ...
kırnak :
Bakınız: karavaş
kırnıl resmi :
Osmanlı döneminde, devlet malı otlaklarda yayılan hayvanlardan al ...
kırtıl baçı :
Bakınız: Selamet Akçesi
Kışlak :
Orduların, göçebe budunların hayvanlarıyle birlikte kışı geçirmek ...
kışlak resmi :
Kışlaklardan yararlanan kimselerden alınan vergi.
kızıl akçe :
Bakınız: mangır
kızıl altın :
Bakınız: çil akçe
kızıl kuruş :
Osmanlı ülkelerinde de bir süre kullanılan yabancı altın paralar.
kızıl mangır :
Pirinçten kesilmiş para.
kızıl-aba :
Devşirme çocuklara giydirilen lokma dikişli kırmızı renkte üst do ...
Kızıl-adalar :
İstanbul'un güneyindeki dokuz adanın topluca adı: Beyadası ya da ...
kızılca müsellem :
Rumeli'deki müsellem askeri.
kızılelma :
Osmanlılarca Roma ve Viyana kentleri için kullanılan simgesel bir ...
kızlarağası :
Osmanlı sarayındaki haremağalarının başı ve en yüksek buyurucusu.
kilercibaşı :
İçoğlanlardan biri olup, kilercilerin başı ve padişah sofrasının ...
kilerciusta :
Osmanlı sarayının harem bölümünde yemek işlerine bakan karavaş.
knez :
Eflaklılar'da babadan oğula geçen bucak kethüdalığı.
kocabaşı :
Osmanlılarda, Rumeli'deki Hıristiyan köylerinin ihtiyar heyeti ba ...
kocaduvar :
Bir kenti ya da kasabayı çepeçevre saran kale duvarı.
kocakavuk :
Bilginlere özgü büyük kavuk.
kocakavuklu :
İlmiyenin kolluk işleriyle uğraşan görevlisinin sanı.
koçaş :
1. Koçu denen dört tekerlekli ve yaylı arabayı kullanan arabacı. ...
koçbaşı :
Kuşatılmış kalelerin duvar ve özellikle kapılarını zorlamak için ...