|
Atasözleri Sözlüğü (D - 1)
Atasözleri Sözlüğü (D - 1. Sayfa)
-
dağ ardında olsun da, yer altında olmasın
:
-
yaşasın da uzakta olsun.
-
dağ başına harman yapma, savurursun yel için; sel önüne değirmen yapma, öğütürsün sel için
:
-
yapacağın iyi bir işi, sonunu hesaplamadan yapma.
-
dağ başına kış gelir, insanın başına iş gelir
:
-
dağ başında kışın fırtına eksik olmadığı gibi kişinin yaşamında d ...
-
dağ başından duman eksik olmaz
:
-
büyük adamların, büyük iş yapanların her zaman üzüntüleri, sıkınt ...
-
dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz
:
-
aynı evde oturan iki aile arasında er geç birtakım anlaşmazlıklar ...
-
dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur
:
-
ne kadar uzak düşmüş olurlarsa olsunlar, insanlar günün birinde b ...
-
dağ doğura doğura bir fare doğurmuş
:
-
büyük şeyler beklenen bir işten önemsiz bir sonuç alındığında söy ...
-
dağ ne kadar yüce olsa yol üstünden aşar
:
-
yenilmesi imkânsız gibi görünen zorlukların da üstesinden gelinir ...
-
dağ yürümezse abdal yürür
:
-
büyüklük taslayan birinde bitecek bir işimiz varsa biz onun ayağı ...
-
dağ, ovanın süt anasıdır
:
-
ticareti besleyen, üretim kaynaklarıdır.
-
dağda bağın var, yüreğinde dağın var
:
-
malı, mülkü veya evladı olanlar kaygı ve tasadan uzak olamazlar.
-
dağda gez belde gez, insafı elden bırakma
:
-
eşkıya dahi olsan insafı elden bırakma.
-
daha iyisi can sağlığı
:
-
bulunabileceklerin en iyisi oldu.
-
dalmasını bilmeyen ördek, kıçından dalar
:
-
ne yaptığını bilmeyen kişi işi tersinden yürütmeye kalkar.
-
dam dolusu tükenmiş, damlayan tükenmemiş
:
-
az da olsa sürekli gelir, ne denli çok da olsa, giderek tükenen h ...
-
dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı
:
-
yersiz ve saçma sözler karşısında söylenen bir söz.
-
dam yandı, içindeki sıçan da (birlikte) yandı
:
-
bu, büyük bir kayıp ancak eskiden yol açtığı rahatsızlık da sona ...
-
damdan düşen damdan düşenin hâlinden (hâlini) bilir
:
-
iyi bir durumdayken kötü duruma düşen kimse, başına aynı durum ge ...
-
damlaya damlaya göl olur
:
-
azar azar olagelen şeyler birikerek önemli bir niceliğe ulaşacağı ...
-
danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış
:
-
bilmediği şeyi bir bilene soran, en zor işlerin bile üstesinden g ...
-
danışan dağı aşmış, danışmayanın yolu şaşmış
:
-
bilmediği şeyi bir bilene soran, en zor işlerin bile üstesinden g ...
-
darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz
:
-
kötü gereçle iyi iş görülemez.
-
davacın kadı olursa yardımcın Allah olsun
:
-
seni yargılayacak kişi, senden davacı olan kişi ise elbette kendi ...
-
davacısı kadı olanın yardımcısı Allah olsun
:
-
seni yargılayacak kişi, senden davacı olan kişi ise elbette kendi ...
-
davetsiz gelen döşeksiz oturur
:
-
çağrılmadan bir yere giden kimse iyi bir ağırlanma beklememelidir ...
-
davetsiz yere kedilerle köpekler gider
:
-
bir yere çağrılmadan gitmek, kişiyi aşağılatan bir davranıştır.
-
-
davul birinin boynunda, tokmak bir başkasının elinde
:
-
sorumluluk birinde olmasına karşın bir başkasının sözü geçiyor.
-
davul dengi dengine diye çalar
:
-
evlenecek kimselerin birbirlerine denk olması gerekir.
-
davulu biz çaldık, parsayı başkası topladı
:
-
biz çalıştık, uğraştık, başkası yararlandı.
-
davulun sesi uzaktan hoş gelir
:
-
işin içinde olmayanlar o işi kolay veya kârlı sanırlar.
-
dayak cennetten çıkmıştır
:
-
dayağın yola getirici bir etkisi vardır.
-
dazlayan daza düşer, kel başlı kıza düşer
:
-
evleneceği kişiyi seçmekte çok titizlik gösteren kimse, çoğu kez ...
-
dede (dedesi) koruk yer, torununun dişi kamaşır
:
-
eskilerin yaptığı yanlış işlerden daha sonrakiler de zarar görür.
-
değirmen iki taştan, muhabbet iki baştan
:
-
karı koca gibi, iş ortağı gibi birlikte yaşayacak, birlikte iş gö ...
-
değirmen taşının altından diri çıkar
:
-
en ağır şartlarda bütün güçlükleri yener.
-
değirmenden gelenden poğaça umarlar
:
-
başka bir yerden gelen kimseden, geldiği yerle ilgili, küçük de o ...
-
değirmene gelen nöbet bekler
:
-
bir şeyden birçok kimse yararlanacaksa herkes geliş sırasıyla işi ...
-
değirmenin suyu nereden geliyor?
:
-
bu işin masrafını karşılayacak para nasıl kazanılıyor.
-
değirmi yurt tutmaya değirmi göt ister
:
-
bir yerde, bir işte tutunup başarı kazanabilmek için sebatla çalı ...
-
değme sarhoşa yıkılana kadar gitsin
:
-
kendi aklını beğenip başkasını dinlemeyen kimseyi gittiği yanlış ...
-
deli arlanmaz, soyu arlanır
:
-
densizce, delice iş yapanlar yaptıklarından utanacak durumda deği ...
-
deli deli akanı bura bura tıkarlar
:
-
aşırı ve ölçüsüz davrananlara karşı önleyici, sert tedbirler alın ...
-
deli deliden hoşlanır, imam ölüden
:
-
kişi, kendisine benzeyen veya yarar sağlayacağı kimseden hoşlanır ...
-
deli deliyi görünce çomağını (değneğini) saklar (gizler)
:
-
saldırgan kimse, kendisi gibi birine saldırmaktan çekinir.
-
deli dostun olacağına akıllı düşmanın olsun
:
-
akılsız kimse iyi niyetli olsa dahi yaptığı işin ne gibi kötü son ...
-
deli ile çıkma yola, başına getirir bela
:
-
deli, kendisiyle arkadaşlık edenin başına çeşit çeşit dert açar.
-
deli kız düğün etmiş, kendi baş sedire geçmiş
:
-
densiz, budala ev sahibi, konuklarından çok kendini ağırlanacak k ...
-
deliden al uslu haberi
:
-
deli, sır saklamasını bilmediği için haberin doğrusu ondan alınır ...
-
delik büyük, yama küçük
:
-
eldeki imkânlar gerekenden çok az.
-
delikli boncuk (taş) yerde kalmaz
:
-
az çok işe yarayan her şeyin isteklisi bulunur.
-
delilsiz cennete bile girilmez
:
-
kişinin istediği şeyi elde edebilmesi için bir yol gösterenin olm ...
-
-
deliye bal tattırmışlar, çarşıda katran bırakmamış
:
-
aklı kıt olan kimse, bir kez hoşuna gitmiş olan şeye benzettiği n ...
-
deliye göre her gün bayram
:
-
her fırsattan yararlanarak bayrammış gibi davrananlara ve her şey ...
-
deliye her gün bayram
:
-
her fırsattan yararlanarak bayrammış gibi davrananlara ve her şey ...
-
deliye taş atma, başını yarar
:
-
davranışlarında çılgınlık bulunan kimseye dokunma yoksa sana öyle ...
-
demir ıslanmaz, deli uslanmaz
:
-
her nesnenin, her kişinin değiştirilemeyen bir özelliği vardır.
-
demir nemden, insan gamdan çürür
:
-
nem demiri nasıl paslandırıp çürütürse gam da insanı öylece yıpra ...
-
demir tavında dövülür
:
-
her iş zamanında ve uygun durumda yapılır.
-
demir tavında, dilber çağında
:
-
her iş zamanında ve uygun durumda yapılır.
-
demiri tavında dövmeli
:
-
her iş zamanında ve uygun durumda yapılır.
-
deniz dalgasız olmaz, gönül sevdasız olmaz
:
-
her denizde az çok dalga bulunduğu gibi her gönülde de bir sevda ...
-
deniz dalgasız olmaz, kapı halkasız
:
-
her nesnenin kendisine özgü nitelikleri, kendisinden ayrılmayan ö ...
-
deniz kenarında dalga eksik olmaz
:
-
içinde çeşitli olayların geçmesi doğal olan bir ortamda zaman zam ...
-
denizdeki balığın bini bir paraya
:
-
henüz elde olmayan bir nesnenin alımı, satımı üzerinde konuşulmaz ...
-
denizdeki balığın pazarı (pazarlığı) olmaz
:
-
henüz elde olmayan bir nesnenin alımı, satımı üzerinde konuşulmaz ...
-
denize düşen yılana (yosuna) sarılır
:
-
güç bir duruma düşenlerin bundan kurtulmak için her türlü çareye ...
-
derdi veren devasını da verir
:
-
her sıkıntının, üzüntünün bir çaresi vardır.
-
derdin yoksa söylen, borcun yoksa evlen
:
-
derdi olmayan kimse önemsiz şeyleri kendisine dert edinerek söyle ...
-
derdini söylemeyen (saklayan) derman bulamaz
:
-
insan sıkıntısını başkasına açıklayarak giderebilir.
-
derede tarla sel için, tepede harman yel için
:
-
elden çıkarmak istemediğimiz şeyleri tehlikeye açık durumlardan u ...
-
dereyi (çayı, ırmağı) geçerken at değiştirilmez
:
-
bir yöntemden başka bir yönteme geçiş tehlikeli bir durum veya za ...
-
dert ağlatır, aşk söyletir
:
-
derdi olan acı çeker, ağlar; âşık olan kimse de içindeki duygular ...
-
dert gider amma yeri boş kalmaz
:
-
insan bir dertten kurtulduğunda onun yerine başka bir dert gelece ...
-
dert gitmez, değişir
:
-
insan bir dertten kurtulduğunda onun yerine başka bir dert gelece ...
-
dert, çekene göredir
:
-
bir derdin ağırlığı, hafifliği ona uğrayan kimsenin etkilenme der ...
-
dertsiz baş (kul) olmaz
:
-
derdi olmayan kimse yoktur, az çok herkesin derdi vardır.
-
-
dertsiz baş terkide gerek
:
-
bir kişi ancak öldükten sonra dertten kurtulabilir.
-
dervişe 'Bağdat'ta pilav var' demişler, 'yalan değilse ırak değil' demiş
:
-
bir şeyi elde etmek için aşırı istekli olan kimseye, bu uğurda ka ...
-
dervişin fikri ne ise zikri de odur
:
-
insan, önem verip düşündüğü şeyi konuşmaktan kendini alamaz.
-
destursuz bağa gireni sopa ile kovarlar
:
-
bir yere izinsiz girmek veya bir işe izinsiz el atmak kötü karşıl ...
-
destursuz bağa girenin yediği sopayı Mevla bilir
:
-
bir yere izinsiz girmek veya bir işe izinsiz el atmak kötü karşıl ...
-
deve bir akçeye, deve bin akçeye
:
-
çok ucuza alınmayan bir şey gerekli olduğunda çok pahalıya alınab ...
-
deve boynuz ararken kulaktan olmuş
:
-
elindekiyle yetinmeyip daha çoğunu arayan, elindekinden de olur.
-
deve büyüktür amma beşini bir eşek yeder
:
-
insan görünüşte büyük olmakla akıl büyük olmaz, bir akıllı birçok ...
-
deve deve yerine çöker
:
-
yitirilen değerli kimsenin, elden çıkan değerli şeyin yeri boş ka ...
-
deve Kâbe'ye gitmekle hacı olmaz
:
-
gerekli niteliklerden yoksun olan kişi, biçimsel işler yapmakla k ...
-
deve yerine deve çöker
:
-
değerli bir kimseden boşalacak yeri ancak o değerde olan başka bi ...
-
deveci ile görüşen kapısını yüksek açmalı
:
-
yüksek makam sahibi kimselerle ilgisi olanlar durumlarının gerekt ...
-
deveci ile konuşan kapısını büyük açar
:
-
yüksek makam sahibi kimselerle ilgisi olanlar durumlarının gerekt ...
-
deveden büyük fil var
:
-
herhangi bir konuda söz sahibi olanlardan daha büyük, daha yetkil ...
-
devenin derisi eşeğe yük olur
:
-
zengin ne kadar fakir düşse de yoksula göre yine varlıklıdır.
-
deveye bindikten sonra çalı ardına gizlenilmez
:
-
herkesin gözü önündeki bir olayı şöyle böyle yorumlarla gizlemeye ...
-
deveye burç gerek olursa boynunu uzatır
:
-
kişi kendisine gerek olan şeyi elde etmek için yorgunluğa katlanm ...
-
deveye 'inişi mi seversin, yokuşu mu?' demişler; 'düze kıran mı girdi?' demiş
:
-
bir işin kolay yapılabilmesi için bir yol varken zor yolu seçmek ...
-
deveyi yardan uçuran bir tutam ottur
:
-
gözü doymayan hırslı insanlar küçük bir çıkar için bütün varlığın ...
-
devlet adama ayağıyla gelmez
:
-
zenginlik ve talih kişiyi kendiliğinden gelip bulmaz, çalışıp çab ...
-
devlet oğul, mal tahıl, mülk değirmen
:
-
en büyük mutluluk ve zenginlik, çocuk sahibi olmak; en gerekli ma ...
-
devletin malı deniz, yemeyen domuz
:
-
devlete hıyanet etmeyi sanat hâline getirenlere göre devletin bit ...
-
devletli gözü perdeli olur
:
-
zengin, işi yolunda kimse yoksulların hâlinden anlamaz.
-
devletli ile deli bildiğini işler
:
-
yüksek rütbeliler, deliler, kimsenin sözünü dinlemez, akıllarına ...
Atasözleri Sözlüğü İçerisinde Arama
|