eng

Atasözleri Sözlüğü (İ - 1)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Atasözleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Atasözleri Sözlüğü (İ - 1. Sayfa)

ibadet de gizli, kabahat de :
yapılan iyilikler göstermelik olmamalı, işlenen suçlar, ayıplar a ...
iç güveyisi iç ağrısı :
iç güveyisi misafir gibidir, evdekiler sürekli olarak onu ağırlam ...
içi beni yakar, dışı eli (seni) yakar :
dış görünüşü ile başkalarının hoşuna giden bir şeyin veya durumun ...
iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır :
başkasına zararı dokunacak bir davranışı yapmadan önce iyi düşün, ...
ihtiyarın düşkünü, beyaz giyer kış günü :
daha önce iyi bir durumda olan kişi bu konumunu kaybettiğinde uyg ...
iki arslan bir posta sığmaz :
bir ülkede iki baş egemen olamaz.
iki at bir kazığa bağlanmaz :
ayrı ayrı düşünceleri ve kişilikleri bulunan iki kişi bir arada y ...
iki baş bir kazanda kaynamaz :
ayrı ayrı düşünceleri ve kişilikleri bulunan iki kişi bir arada y ...
iki cambaz bir ipte oynamaz :
kurnazlıkta eşit olan iki kimse birbirlerini aldatamaz.
iki çıplak bir hamama yakışır :
iki yoksul kimsenin birbiriyle evlenmesi uygundur.
iki deliye bir uslu koymuşlar :
birbirleriyle anlaşamayan, kavga eden iki kişinin arasını bulacak ...
iki dinle bir söyle :
çok konuşmak doğru değildir.
iki el bir baş içindir :
ancak kendi geçimini sağlayabilenler, başkalarına yardım edecek b ...
iki emini bir yemin aralar :
birbirinin doğruluğuna güvenerek birlikte iş yapmakta olan iki ki ...
iki gönül bir olunca samanlık seyran olur :
birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir.
iki kaptan bir gemiyi batırır :
bir işi iki kişi yürütemez.
iki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış :
iki kardeş arasındaki anlaşmazlık geçicidir, bu durumu gerçek ve ...
iki karılı evde toz diz boyu olur :
bir işi iki kişi yürütemez.
iki kişi dinden olursa bir kişi candan olur :
iki kişi yalan yere yemin edip dinden çıkarak bir kimsenin cinaye ...
iki kulak bir dil için :
çok dinleyip az söylemeli.
iki ölç, bir biç :
bir iş yaparken ayrıntıları ve sonuçları iyice düşünülmelidir.
iki serçeden börek olur :
insanların birbirlerine her zaman gereksinimleri olur.
iki testi tokuşunca biri elbet kırılır :
kavgaya tutuşan iki kişiden biri elbette yenilir ve zarara uğrar.
iki tımar bir yem yerine geçer :
atı sık sık tımar etmek, onu yemle beslemek kadar önemlidir.
ikisini bir kazana koysalar kaynamazlar :
aralarındaki anlaşmazlık o kadar büyüktür ki onları uzlaştırma ça ...
ilk vuran okçudur :
amaca başkalarından önce ulaşan, işinin ehlidir ve kazançlı çıkar ...
imam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz :
bir şey alınması imkânı olmayan yerden, bir şeyler vermesini bekl ...
imam osurursa, cemaat sıçar :
yöneticilerin kötü bir iş yapmaları, onların buyruğundakilerin da ...
imece günü bulutlu, görmeyene ne mutlu :
zamanın elverişli olup olmadığına bakmadan yardıma gelenleri bulu ...
incir babadan, zeytin dededen :
bağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, z ...
ineğin sarısı, toprağın karası :
çiftçiler arasında ineğin sarı, toprağın kara renkli olanı beğeni ...
inek gibi süt vermeyen, öküz gibi kutan sürer :
yorucu olmayan işlerde kendisinden yararlanılamayan kişi, ağır iş ...
insan (adam) kıymetini insan (adam) bilir :
bir kimsenin, bir şeyin değerini ancak o konuda uzmanlığı olanlar ...
insan ayaktan, at tırnaktan kapar :
birçok hastalık insana ayağını üşütmesi, ata da tırnağı yoluyla g ...
insan beşer, kuldur şaşar :
kişinin zaman zaman şaşırmasını, yanılmasını hoş görmek gerekir.
insan çeşit çeşit, yer damar damar :
toprağın her kesimi ayrı ayrı nitelikler taşıdığı gibi insanlar d ...
insan doğduğu yerde değil, doyduğu yerde :
insan doğduğu yeri değil geçimini sağladığı yeri yurt edinir.
insan gönlünün artığını söyler :
insanlar şaka yaparken içlerinden geçeni yansıtırlar.
insan göre göre, hayvan süre süre (alışır) :
insanlar konuşarak birbirlerini daha iyi anlarlar.
insan insanın şeytanıdır :
uygunsuz arkadaş, insanı doğru yoldan saptırır, kötülüğe sürükler ...
insan kendini beğenmezse çatlar (ölür) :
herkes kendini beğenir; bu, kendi aklını beğenmesinin sonucudur.
insan kıymetini insan bilir :
bir kimsenin ne kadar değerli olduğunu ancak o kimsenin değerini ...
insan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa :
insanlar konuşarak birbirlerini daha iyi anlarlar.
insan sözünden (ikrarından), hayvan yularından tutulur :
yularından tutulan hayvan başka yöne sapamadığı gibi insan da söy ...
insan yedisinde ne ise yetmişinde de odur :
kişinin çocukluğundaki huyları, özellikleri yaşlılığında da değiş ...
insan yükü (eti) ağırdır :
1) hiç kimse başka bir kimseye yük olmamalıdır; 2) yatalak insanı ...
insanın (adamın) alacası içinde, hayvanın alacası dışındadır :
hayvanların işe yarayıp yaramayacakları görünüşlerinden belli olu ...
insanın adı çıkacağına canı çıksın :
insanın haklı veya haksız yere adı bir defalık kötüye çıktı mı on ...
insanın eti yenmez, derisi giyilmez; tatlı dilinden başka nesi var :
insan kendisini ancak tatlı diliyle sevdirebilir.
insanın kötüsü (fenası) olmaz; meğer ki parası olmaya :
toplum içinde herkesin bir değeri vardır ancak züğürtlere değer v ...
insanlık sen de kalsın :
1) karşı taraf iyilik bilmese de sen yine iyilik et; 2) bu işi na ...
insanoğlu çiğ süt emmiş :
insanlardan tam bir doğruluk beklenmez.
ip inceldiği yerden kopar :
bir durum, en çürük yerinden patlak verir.
ip kırıldığı (koptuğu) yerden ulanır (bağlanır) :
1) iki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık seb ...
ip koptuğu yerden bağlanır :
iki kişi arasındaki kırgınlığın giderilebilmesi için kırgınlık ne ...
İsa'yı küstürdü, Muhammed'i memnun edemedi :
iyilik edeyim derken kimseyi memnun edemedi.
isin yanına varan is, misin yanına varan mis kokar :
kişi kiminle arkadaşlık ederse ondan kendisine birtakım huylar ge ...
islim arkadan gelsin :
önce istenilen iş yapılsın, gereken şartlar sonradan yerine getir ...
ismi lazım değil :
adının anılması gerekmiyor.
istediğini söyleyen istemediğini işitir :
bir kimseye hakaret etmek, ağır sözler söylemek doğru değildir, o ...
istemem diyenden korkmalı :
bir şeyi istemem diyen, fırsat bulduğunda o şeyi elde etmek için ...
istenmeyen aş, ya karın ağrıtır ya baş :
istenmeyerek yapılan işlerden kötü sonuçlar ortaya çıkar.
isteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara :
birinden bir şey isteyen utanır ancak isteği yerine getirmeyen da ...
istim arkadan gelsin :
önce istenilen iş yapılsın, gereken şartlar sonradan yerine getir ...
iş amana binince kavga uzamaz :
kavga edenlerden biri aman dilerse çekişme sona erer.
iş anlatılıncaya kadar baş elden gider :
kızışmış bir kavgada veya herhangi bir olayda meram anlatmaya fır ...
iş bilenin kılıç kuşanın :
her şey, onu gereği gibi kullanmasını bilene yakışır.
iş insanın aynasıdır :
bir kimsenin nasıl bir kişi olduğu yaptığı işlerden anlaşılır.
iş olacağına varır :
bir soruna aldırmamayı, ne yapılırsa yapılsın yine aynı sonuca ul ...
işemekle deniz pis olmaz :
doğruluğuna, dürüstlüğüne herkesin inandığı bir kimse, aşağılık k ...
işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol :
tanıklık boş oturan kimselerin, kefillik ise parası çok olan kims ...
işine hor bakan boynuna torba takar :
işini küçümseyen kişi istediği gibi para kazanamaz ve sonunda dil ...
işini kış tut da yaz çıkarsa bahtına :
başladığın bir işte her zaman güçlüklerle karşılaşacağını varsay ...
işkilli büzük dingilder :
gizli bir ayıbı olanlar herhangi bir sözden alınarak kendilerini ...
işleyen demir pas tutmaz (ışıldar) :
tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitir ...
iştah dişin dibindedir :
bir şey yemeyi istemeyen kimse, yiyecekten bir parça tattığında i ...
işten artmaz, dişten artar :
biriktirme, çok çalışmakla kazanıp yemekle değil, kazandıklarımız ...
it ağzını kemik tutar :
aşağılık bir kimsenin ağzını kapamak için ona bir çıkar sağlamak ...
it değmekle (işemekle) deniz pis olmaz :
doğruluğuna, dürüstlüğüne herkesin inandığı bir kimse, aşağılık k ...
it derisinden post olmaz :
aşağılık kimse veya şey, yüce ve temiz bir amaca hizmet edemez.
it ite (buyurur), it de kuyruğuna :
işi yapmak istemeyen onu mutlaka başkasına ısmarlar.
it iti ısırmaz :
aynı düşüncede ve aynı yapıda olan insanlar birbirlerine zarar ve ...
it iti suvatta bulur :
aşağılık kişiler birbirlerini kendi gibilerinin toplandığı yerde ...
it itin ayağına (kuyruğuna) basmaz :
başkasına kötülük etmek konusunda aynı şeyi düşünenler birbirleri ...
it itle gezer :
kötü biri ancak kendisi gibi kötü olan birisiyle arkadaş olur.
it kağnı gölgesinde yürür de kendi gölgesi sanırmış :
başkasının korumasıyla iş yapan akılsız kişi, desteklendiğini unu ...
it sürü, para kazan :
ekmek parası kazanmak için it sürümek gibi bir iş tutmak bile ayı ...
it ulur, birbirini bulur :
aşağılık bir kimse bir konu üzerinde sesini yükselttiğinde aynı a ...
it ürür, kervan yürür :
gerçekleşmesi doğal olan işler engellenemez.
iti (köpeği) öldürene sürütürler :
çığırından çıkmış olan bir işin düzeltilmesi, bu işe yol açan kim ...
iti an, taşı eline al (çomağı hazırla) :
saldırgan biriyle karşılaşmas olasılığı bulunan kimse kavgaya haz ...
itin (köpeğin) duası kabul (makbul) olsa (-ydı) gökten kemik yağar (-dı) :
aşağılık kişinin istediği olsaydı dünya, yalnız kendisinin işine ...
itin ahmağı baklavadan pay umar :
aptal kişi, eline geçme olasılığı bulunmayan bir nimeti bekler.
itin ölümü gelirse cami duvarına işer :
herkesin üzerine titrediği, kutsal saydığı şeyi kötüleyen, bozan ...
itle çuvala girilmez :
edepsiz ve saldırgan bir kimse ile bir konu üzerinde tartışmak ve ...
itle dalaşmaktan çalıyı dolaşmak yeğdir :
edepsiz kimse ile uğraşmamak için onun bulunduğu yerden uzaklaşma ...
itle yatan bitle kalkar :
değersiz, kötü kimselerle ilişki kuranlar kötü huylar edinirler.
iven kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz :
acele eden kız eşini iyi seçemeyeceği için mutlu olamaz.
iyi evlat babayı vezir, kötü evlat rezil eder :
babaya ün kazandıran da el içine çıkamayacak bir duruma düşüren d ...
iyi gitmeyince kişinin işi, muhallebi yerken kırılır dişi :
insanın işi bir kez ters gitmeye görsün, en sıradan işlerinde bil ...