eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Atasözleri Sözlüğü (K - 1)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Atasözleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Atasözleri Sözlüğü (K - 1. Sayfa)
kabahat samur kürk olsa kimse sırtına almaz
:
hiç kimse suçlu olduğunu kabul etmek istemez.
kabiliyetli çırak ustayı geçer
:
yetenekli çırak, ustasından daha usta olur.
kaçan balık büyük olur
:
elden kaçırılan fırsat gözde büyütülür.
kaçanı kovmazlar, yıkılanı vurmazlar
:
kaçan bir düşmanı kovalayıp ezmeye çalışmak mertliğe yakışmaz, âc
...
kaçanın anası ağlamamış
:
tehlikeden kaçan kazançlı çıkmış.
kader olmayınca kadir bilinmez
:
kişi talihsiz ise ne kadar iyi insan olursa olsun, değeri bilinme
...
kadı anlatışa göre fetva verir
:
haksız kişi, olayı kendisini haklı gibi göstererek anlatırsa dinl
...
kadı kızında bile kusur olur
:
üzerinde durulmaya değmeyecek kadar küçük bir kusurdur.
kadının fendi, erkeği yendi
:
kadınlar kurnazlıkta erkeklerden üstündürler.
kadının şamdanı altın olsa mumunu dikecek erkektir
:
kadın ne kadar bol, değerli çeyizle gelirse gelsin evin bütün eks
...
kadının yüzünün karası erkeğin elinin kınası
:
yolsuz ilişkiler kadınlar için hoş karşılanmadığı hâlde erkekler
...
kalaylı bakır küflenmez
:
temizliğini herkesin bildiği kişi ve iş lekelenemez.
kalbi yıkmak kolay, yapmak zordur
:
insanları kırmak ve üzmek, mutlu etmekten daha kolaydır.
kalbin yolu mideden geçer
:
bir kimsenin sevgisi kazanılmak istendiğinde ona güzel yiyecekler
...
kalendere 'kış geliyor' demişler, 'titremeye hazırım' diye cevap vermiş
:
yaşamın felsefesine eren kişi, en sevimsiz, hatta rahatsız duruml
...
kalın incelene kadar ince süzülür
:
bir hastalık, bir sıkıntı karşısında güçlü gücünden bir parçasını
...
kalıp kıyafetle adam adam olmaz
:
gösterişli bir vücut, iyi bir giyim kuşam, kişiye insanlık değeri
...
kalp kalbe karşıdır
:
sevgi karşılıklıdır.
kalp kazanır, kaltaban gönenir
:
iş becerme yeteneği bulunmayan kişi, düzenbazın kendisine yutturd
...
kalpten kalbe yol vardır
:
sevgi karşılıklıdır.
kambersiz düğün olmaz
:
her toplantıda veya her işin içinde bulunmak merakında olanlar iç
...
kanaat gibi devlet olmaz
:
elindekiyle yetinmesini bilen kişi yokluk nedir bilmez.
kanatsız kuş uçmaz
:
gereken koşullarla donanıp güçlenmeyen kişi amacına ulaşamaz.
kanı kanla yumazlar, kanı suyla yurlar
:
kötülük, kötülük yapılarak düzeltilmez ancak iyilik yapılarak ort
...
kanlı gömlek gizlenmez
:
bazı kötü şeylerin gizlenmesi mümkün değildir.
kapı arkası bile gurbet
:
bir insan evinden pek uzağa gitmese bile evden ayrıldıktan sonra
...
kâr eden ar etmez
:
birinin sıkılmayı bir yana bırakarak yalnız çıkarına baktığı anla
...
kar kuytuda, para pintide eğleşir
:
her şey, saklanabilen yerde ve saklamasını bilenin yanında bulunu
...
kar ne kadar çok yağsa yaza kalmaz
:
elverişli bir ortamda çoğalan şeyler, ortam elverişliliğini yitir
...
kar susuzluk kandırmaz
:
gerçek gereksinimler, avutucu, oyalayıcı şeylerle karşılanmaz.
kâr, zararın kardeşidir (ortağıdır)
:
ticarette sadece kâr etmek düşünülmez, zarar da edilebilir.
kara gün kararıp kalmaz
:
insanın sıkıntılı zamanı sürüp gitmez, arkasından iyi günler de g
...
kara haber tez duyulur
:
ölüm gibi kötü haber çabuk yayılır.
kara kışta karlar, martta yağmaz, nisanda durmazsa değme çiftçinin keyfine
:
kara kışta kar yağar, martta yağış olmaz, nisanda da çok yağmur y
...
kara yaslanma kar erir, ere yaslanma er ölür
:
insan başkalarından gelecek olan desteğe çok güvenmemelidir.
karada ölüm yok
:
bundan sonra herhangi bir sıkıntı ile karşılaşma ihtimali yok.
Karadeniz'de gemilerin mi battı?
:
çok düşünceli ve durgun görünen kimseler için kullanılan bir söz.
Karaman'ın koyunu sonra çıkar oyunu
:
bir şeye tam güvenmeyip ileride ne olacağı konusunda bilgi sahibi
...
karaya sabun, deliye öğüt neylesin
:
özü bozuk olan şey, düzeltme çabalarıyla iyi duruma getirilemez.
kardeş kardeşi bıçaklamış, dönmüş yine kucaklamış
:
kardeşler ne kadar geçimsiz olsalar da kötü bir durumda birbirler
...
kardeş kardeşin ne öldüğünü ister, ne onduğunu
:
kardeş, kardeşe zarar gelmesini istemez ama onun kendisinden üstü
...
kardeşim olsun da kanlım olsun
:
kendisine çok büyük kötülük de yapsa insan kardeşinden vazgeçemez
...
kardeşten karın yakın (kulaktan burun yakın)
:
insanın kendi yararı her şeyden önemlidir.
karga ile gezen boka konar
:
kişi kiminle arkadaşlık ederse ondan kendisine birtakım huylar ge
...
karga kekliği taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü şaşırmış
:
görgüsüz kişi, görgülü kişinin yaptığını yapmaya kalkışırsa becer
...
karga mandayı babası hayrına bitlemez
:
bir kimse başkasına hizmet ediyorsa bunda kendisinin de çıkarı va
...
karga yavrusuna bakmış 'benim ak pak evladım' demiş
:
herkesin kendi yarattığı şey çirkin de olsa gözüne güzel görünür.
karı koca bir sözle yakın, bir sözle uzaktır
:
bir kadınla bir erkek, birbirlerine bağlandıklarını bildiren bir
...
karı malı hamam tokmağıdır
:
bir erkek, karısının malından yararlanmayı düşünmemelidir.
karınca, zevali gelince kanatlanır
:
kişi durumunun gereklerine aykırı taşkınlıklarda bulunursa artık
...
karıncadan ibret al, yazdan kışı karşılar
:
kişi çalışıp kazanabildiği zamanı boş geçirmemeli, çalışamayacağı
...
karından kardeş yakın
:
insanın kendi yararı her şeyden önemlidir.
karının saçlısı, tarlanın taşlısı
:
kadının saçlı olanı ile tarlanın taşlı olanı makbuldür.
karnı tok it gölgede yatar
:
akılsız kişi bugün karnını doyurunca yarını düşünmez, yan gelir y
...
karpuz kabuğunu görmeden denize girme
:
bir işi en uygun zamanı gelmeden yapma.
karpuz kesmekle hararet sönmez
:
size kötülük yapmış olan bir kimseden başkasına zarar vermekle o
...
kartala bir ok değmiş, yine kendi yeleğinden
:
bir kimseye en büyük kötülüğü kendisine çok yakın olanlar yapar.
kasap et derdinde, koyun can derdinde
:
bir kişi önemli bir kaybından dolayı çırpınıp kıvranırken başka b
...
kasap, yağı bol bulunca gerisini yağlar
:
elinde kendisine gerekli olandan fazla şey bulunan kimse, bunu ge
...
kasavetsiz ağız anahtarsız açılır
:
sıkıntısı, kaygısı olmayan kimse, her konuda rahat konuşur.
kasım yüz elli, yaz belli
:
işin zor yanı atlatıldıktan sonra gerisi nasıl olsa gelir.
kasımdan on gün evvel ek, on gün sonra ekme
:
ekim zamanı kasımdan on gün önce biter, kasımdan on gün sonra eki
...
kaş ile göz gerisi söz
:
güzellik, her şeyden önce kaş ve göz güzelliğidir, vücudun başka
...
katıra 'baban kim?' demişler, 'dayım at' demiş
:
aşağılık duygusu içinde bulunan kişi, kendisini olduğu gibi göste
...
katrandan olmaz şeker, olsa da cinsine çeker
:
kötü asıllı şey ve kişi iyiye dönmez.
katranı kaynatsan olur mu şeker?
:
kişi, kendi özünü veya asıl özelliklerini değiştirmiş gibi görüns
...
kavak, yaprağını tepeden dökerse kış çok olur
:
kavak ağacının yaprakları tepeden dökülmeye başlar, aşağıdakiler
...
kavga bizim yorganın başına imiş
:
başkaları yüzünden zarar gören kimsenin söylediği söz.
kavgada kılıç ödünç verilmez
:
kişi, savunma silahını başkasına verip kendisini savunamayacak ve
...
kavgada yumruk sayılmaz
:
kavga sırasında hem dayak yenilir hem de atılır.
kavun kökeninde büyür
:
çocuk anne baba ocağında, herhangi bir kişi doğup büyüdüğü çevred
...
kavurga karın doyurmaz
:
gerçek gereksinimler, avutucu, oyalayıcı şeylerle karşılanmaz.
kaya uçmazsa, dere dolmaz
:
büyük gereksinimlerde çok fedakârlık yapmak gerekir.
kaybolan (zayi olan) koyunun kuyruğu büyük olur
:
elden kaçırılan fırsat gözde büyütülür.
kayış bilir kotan ne çeker
:
ağır bir işin ne kadar güç yapıldığını ancak o işin yapılmasında
...
kaymağı seven mandayı yanında taşır
:
sevdiği şeyden yoksun kalmak istemeyen kişi, onu sağlayacak araçl
...
kaynana öcü, oğlu cici
:
gelinler kocalarını severler de kaynanalarını sevmezler.
kaynana pamuk ipliği olup raftan düşse gelinin başını yarar
:
kaynana ne kadar yumuşak huylu, ne kadar iyi davranışlı olursa ol
...
kaynayan kazan kapak tutmaz
:
içten içe, gizlice gelişen olaylar veya duygular bir yerde patlak
...
kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
:
büyük çıkarlar beklenen durumlarda küçük fedakârlıklar yapılmalıd
...
kaz kazla, daz dazla, kel tavuk kel (topal) horozla
:
herkes kendi durumuna uygun gelen kişilerle anlaşıp arkadaşlık ed
...
kaza geliyorum demez
:
kaza, beklenmedik zamanda, ansızın olur.
kazan kaynamayan yerde maymun oynamaz
:
hiçbir iş karşılıksız yapılmaz.
kazanırsan dost kazan, düşmanı anan da doğurur
:
sen dost kazanmanın yoluna bak, düşman kolay kazanılır.
kazanmayanın kazanı kaynamaz
:
kazancı olmayan kişinin evinde yemek pişmez.
kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu
:
sen başkasına kötülük yapma yolunu tutarsan başkası da sana kötül
...
keçi geberse de kuyruğunu indirmez
:
inatçı ölse de inadından vazgeçmez.
keçi kurttan kurtulsa gergedan olur
:
tehlikeler, zararlar olmasa her şey alabildiğine gelişir.
keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar
:
büyüklerin tuttuğu yol, küçüklere örnek olur.
keçide de sakal var
:
sakal, kişiye değer kazandırmaz.
keçinin uyuzu, çeşmenin gözünden su içer
:
değersiz kişiler kendilerini değerli ve en güzel şeye layık görür
...
keçiye can kaygısı, kasaba yağ kaygısı
:
bir kişi önemli bir kaybından dolayı çırpınıp kıvranırken başka b
...
keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur
:
gözü doymayan hırslı insanlar küçük bir çıkar için bütün varlığın
...
kedi götünü görmüş, 'yaram var' demiş
:
bazı insanlar hiç olmayacak bir şeyi kendisine dert edinir.
kedi kıçına bakar da 'yaram var' dermiş
:
bazı insanlar hiç olmayacak bir şeyi kendisine dert edinir.
kedi olalı bir fare tuttu
:
en sonunda bir iş başarabildi.
kedi yavrusunu yerken sıçana benzetir
:
kişi yolsuz olduğunu bildiği bir işi yaparken kendini mazur göste
...
kedi yetişemediği (uzanamadığı) ciğere pis (murdar) dermiş
:
kişi, elde edemediği şeyi istemiyormuş, beğenmiyormuş gibi görünü
...
kedinin boynuna ciğer asılmaz
:
bir kimseye, kullanıp zarar vereceği, kendine mal edip ortadan ka
...
kedinin gideceği samanlığa kadar
:
uygunsuz iş yapan kişi, ne kadar kaçarsa kaçsın, gideceği yer bel
...