eng

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (21)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (21. Sayfa)

lüks koltuk :
Koltuğun bazı sinemalarda uğradığı ikinci bölünme.
lüksölçer :
Aydınlatmayı lüks türünden ölçen aygıt.
lümen :
SI ışık akısı birimi (1 kandela yeğinliğindeki ışık kaynağının, b ...
Macrozoom :
Değişir odaklı merceklerin, çok yakındaki konuları da seçiklikle ...
maden görüntülük :
Madensel taneciklerle sıvanmış sinema görüntülüğü.
magazin izlencesi :
Geniş izleyici yığınlarının ilgisini çekebilecek değişik konulard ...
Magirama :
Abel Gance'ın 1957'de Nelly Kaplan'la birlikte Polyvision işlemin ...
Magiscope :
Abel Gance'in 1954'te geliştirdiği ve 14 mercekli özel bir alıcın ...
Magnafilm :
1929'da piyasaya sürülen, 56 mm'lik özel bir filme dayanan geniş ...
Magnascope :
Özel bir gösterici merceğinin, değişik büyültme gücüyle, filmin k ...
Makara :
1. Çeşitli film aygıtlarında filmin geçişini sağlayan, bazıları d ...
makara boyu :
Mıknatıslı film, mıknatıslı ses kuşağı, mıknatıslı görüntü kuşağı ...
makara çapı :
Mıknatıslı film, mıknatıslı ses kuşağı, mıknatıslı görüntü kuşağı ...
makara göbeği :
Bakınız: göbek
makara kutusu :
Bakınız: kutu
makara sonu :
Bir makaradaki filmin son bölümü.
makara süresi :
Mıknatıslı film, mıknatıslı ses kuşağı, mıknatıslı görüntü kuşağı ...
Makara Yanağı :
Bir film makarasının göbeğini iki yandan örten, filmin göbeğe düz ...
makarna western :
Bakınız: İtalyan kovboy filmi
maket :
Sinema Doğal bezemlerin ya da eşyanın yalnız dış görünüşünü vere ...
maket çekimi :
Maketin kullanıldığı ya da bir bölümü tam bezem olarak hazırlanmı ...
maket işliği :
Maketlerin hazırlandığı, yapıldığı bölüm.
maket korunağı :
Maketlerin saklandığı, korunduğu yer.
maketçi :
Maketleri hazırlayan, yapan kimse.
makyaj :
Resmegiderliği sağlamak, belli bir tipi yaratmak ya da yalnızca b ...
makyaj fişi :
Her oyuncu için kullanılan makyaj gerecinin ve her çekimde uygula ...
makyaj yapmak :
Makyajı uygulama işi.
makyajcı :
Makyajı gerçekleştiren kimse.
Malta haçı :
Genellikle 35 mm'lik göstericilerde filmin aralı devinimini sağla ...
marangoz işliği :
İşliklerde marangoz-doğramacının çalışmasına ayrılan bölüm.
marangoz-doğramacı :
İşliklerde bezemlerin, doğrama işlerinin yapılmasıyla görevli kim ...
masa sestopları :
Masa üzerinde bir desteğe yerleştirilerek kullanılan sestoplar çe ...
masal filmi :
Konusu bir masalı işleyen, masal havası taşıyan film çeşidi.
maser :
Belirli yinelenimlerde minildalgalar ve gürültü düzeyi düşük olan ...
mavi diplik işlemi :
Öndeki devinimin, her yanı eşit olarak aydınlatılmış mavi bir dip ...
mavi eşlem :
Griye çalan mavi renkte bir taban üzerinde ince tanecikli duyarka ...
mavi eşlem (boş) filmi :
Henüz kullanılmamış mavi eşlem.
megasikl :
Yinelenim ölçüsü saniyede 1.000.000 çevrim (sikl) (bu da Mc/s ola ...
mekanik oluk seçme :
Üzerinde, almacın izleyebileceği oluk sayısı kadar uç bulunan bir ...
mekanik tarama :
Taramanın mekanik düzenlerle yapılanı. Elektronik taramanın karşı ...
mekanik televizyon :
Mekanik taramaya dayanan televizyon.
melodram :
Sinemanın en yaygın, gelişmemiş izleyicinin en çok tuttuğu, ağlat ...
melodram filmi :
1. Melodram türünde çevrilmiş film. 2.Melodram özellikleri taşıya ...
mercek :
1. Bir yüzleri yuvarsal, öbür yüzleri yuvarsal ya da düzlem olan, ...
mercek açıklığı :
Bakınız: açıklık
mercek çerçevesi :
Bir alıcının mercek dizgesini oluşturan merceklerin aynı eksen üz ...
mercek duyarlığı :
Bakınız: bağıntılı açıklık
mercek geriye! :
Alıcı yönetmenine, optik geriye kaydırma yapması için verilen kom ...
mercek gücü :
Bakınız: bağıntılı açıklık
mercek hızı :
Bakınız: bağıntılı açıklık
mercek iletkisi :
Belirli bir merceğin belirli bir uzaklıkta ne kadarlık yatay bir ...
mercek kapağı :
Alıcı merceğini dış etkilerden korumak amacıyla mercek ucuna takı ...
mercek öne! :
Alıcı yönetmenine, optik öne kaydırma yapması için verilen komut.
mercek tablası :
Birden çok merceği olan alıcılarda bu mercekleri taşıyan ve çevri ...
mercek yuvası :
Mercekleri değiştirilebilir alıcılarda, bu mercekleri alıcı pence ...
merceksi görüntülük :
Yoğruk üzerine etil selüloz püskürtülerek ufacık merceklerden olu ...
mercekten :
1. Alıcının merceği ardında yer alan, dolayısıyla, filmle aynı öl ...
merkez denetlemesi :
Bir ülkede filmlerin tek bir kurulca denetlenmesi durumu.
merkez izlencesi :
Bir televizyon ağı için merkezde hazırlanan ve merkezden yayınlan ...
metre sayacı :
Çeşitli sinema aygıtlarında, uzunluğu metre olarak sapatayan saya ...
metreyle uzunluk :
Bir filmin, kuşağın metreyle ölçülen uzunluğu. Ayakla uzunluk'un ...
mho :
Geçirgenlik birimi. (1 mho'luk geçirgenlik, 1 ohm'luk iç dirence ...
mıknatıs :
Komşu cisimde bir mıknatıslı alan oluşturan cisim.
mıknatıslama :
Mıknatıslı seslendirmede kullanmak üzere filmin kenarına mıknatıs ...
mıknatıslanma :
Mıknatıslılık özelliği kazanma, mıknatıslı alan oluşturma niteliğ ...
mıknatıslı alan :
Bir sürekli mıknatısın ya da içinden elektrik akımı geçen bir dev ...
mıknatıslı film :
Üzeri demir oksitle örtülü, seslendirmede sesin ve görüntünün eşl ...
mıknatıslı filmli ses aygıtı :
Mıknatıslı film kullanan ses aygıtı.
mıknatıslı görüntü aygıtı :
1. Televizyon imi biçimindeki görüntüleri ve bunlarla ilgili sesl ...
mıknatıslı görüntü kurgucusu :
Bakınız: kurgucu
mıknatıslı görüntü kurgusu :
Bakınız: kurgu
mıknatıslı görüntü kuşağı :
Mıknatıslı görüntü saptamakta kullanılan, üzeri demir oksit tozuy ...
mıknatıslı görüntü kuşağı sarıcı :
Bakınız: sarıcı
mıknatıslı görüntü kuşağı yapıştırma aygıtı :
Bakınız: yapıştırma aygıtı
mıknatıslı görüntü saptama :
Televizyon görüntülerini ve bunlarla ilgili sesleri, yayından ya ...
mıknatıslı görüntü saptama arabası :
İşlik dışındaki izlenceleri mıknatıslı görüntü kuşağına saptamayı ...
mıknatıslı görüntü! :
Mıknatıslı görüntü kuşağının yayına verilmesi komutu.
mıknatıslı görüntücü :
Mıknatıslı görüntü aygıtını kullanan kimse.
mıknatıslı görüntülük :
Mıknatıslı görüntü kuşaklarının saklandığı, korunduğu, sınıflandı ...
mıknatıslı kafa :
Ses aygıtlarında, mıknatıslı görüntü aygıtlarında ses ya da görün ...
mıknatıslı kat :
Mıknatıslı kuşakların üzerine çekilen demir oksit katı.
mıknatıslı kuşak :
Üzeri mıknatıslı katla örtülü, ses ya da görüntü saptamaya yaraya ...
mıknatıslı odaklama :
Bir mıknatıslı alanın uygun biçimde düzenlenmesi yoluyla bir elek ...
mıknatıslı okuma kafası :
Ses aygıtlarında, mıknatıslı görüntü aygıtlarında sesin ya da gör ...
mıknatıslı ses :
Mıknatıslı seslendirme yoluyla saptanan ses. Optik ses karşıtı.
mıknatıslı ses imi :
Mıknatıslı seslendirme sonunda mıknatıslı ses kuşağı üzerinde dem ...
mıknatıslı ses kuşağı :
Genellikle 1 /4 inç (6,25 mm) eninde selüloz asetat, selüloz tria ...
mıknatıslı ses yolu :
Çeşitli mıknatıslı ses kuşaklarında ya da filmlerde, mıknatıslı s ...
mıknatıslı seslendirme :
Üzeri demir oksit sıvalı mıknatıslı ses kuşağının, bir mıknatıslı ...
mıknatıslı seslendirme kafası :
Mıknatıslı kafanın, mıknatıslı seslendirmede kullanılan çeşidi. ( ...
mıknatıslı sesli film :
Bir ya da daha çok mıknatıslı ses yolu taşıyan görüntü kuşağı.
mıknatıslı sesli gösterici :
Mıknatıslı okuma kafası bulunan gösterici.
mıknatıslı seslik :
Mıknatıslı ses kuşaklarının sıralanarak saklandığı, korunduğu yer ...
mıknatıslık :
Bir mıknatıstan ya da bir elektrik akımından doğan indükleme alan ...
mıknatıslı-optik :
Bazı dağıtım eşlemlerinde bulunan mıknatıslı ve optik ses yolları ...
mıknatıssal :
Mıknatıs özelliği taşıyan mıknatısla ilgili.
mıknatıssal yönelme :
Mıknatıslı görüntü aygıtı ya da ses aygıtında, kuşağın mıknatıslı ...
Mickey Mousing :
Filmdeki devinimlerin dizemiyle tam bir eşleme sağlamağa, hatta b ...
minildalga :
Dalga uzunluğu 03 cm ile 1 mm (1 GHz - 300 Ghz) arasında yer alan ...
minilfilm :
1. Çeşitli belgelerin sinema filmi üzerine alınması işi. (Her res ...