eng

Süt Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (25)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Süt Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Süt Terimleri Sözlüğü (25. Sayfa)

Phenylketonuria :
Nadir görülen kalıtsal bir metabolik hastalık. Fenilalanin adı ve ...
Phosphatase :
Bir molekülden hidrolizle fosfat grubunu ayıran enzim. Organik fo ...
Phosphodiester Bond :
DNA’daki fosfat ile şeker arasındaki bağ.
Phosphorus :
Vücuttaki tüm minerallerin % 22’sini oluşturan, vücudun en önemli ...
Photoautotroph :
Enerjisini ışıktan ve karbonunu CO2’den elde ederek ihtiyacı olan ...
Photoheterotroph :
Dış beslenen. Kendi besinini üretemediği için, gerekli organik ma ...
Photometer :
Işık şiddetini veya enerjisini ölçen cihaz. Elektromanyetik spekt ...
Photophosphorilation :
Bir moleküle fosfat grubu eklenmesi. Işığı enerji kaynağı olarak ...
Photoreceptor :
Işığı algılayabilen duyu hücresi, almaç.
Photosynthesis :
Yeşil bitkilerin, güneş enerjisi ve klorofil pigmenti yardımıyla ...
Phototaxis :
Işığa doğru (pozitif fototaksi) veya ışıktan uzağa (negatif fotot ...
Phototroph :
Işığı enerji kaynağı olarak kullanan organizma.
Phycology :
Alg bilimi, Algoloji
Phylogenetik :
Bir türün ya da yüksek taksonomik grupların soy gelişimi ve evrim ...
Physical Analysis :
Ürünün renk, irilik, görünüş, büyüklük, ağırlık gibi fiziksel öze ...
Physical Control :
Gıda ve yemde, taşıma, ambalajlama, etiketleme, sıcaklık kontrolü ...
Physical Degradation :
Gıdalarda görülen kabarma, kristalleşme, yumuşama, erime, kuruma ...
Physical Hazard :
Gıda maddelerinde bulunması durumunda insan sağlığına zarar veren ...
Physics :
Madde ile enerji arasındaki etkileşimi inceleyen ve doğada gerçek ...
Physiology :
Canlılardaki yaşamsal olayları (işleyişi) inceleyen bilim dalı.
Pigment :
Hücrelere özgü renk veren madde.
Pilus :
Bakterinin zemine veya besin maddesine yapışmasını sağlayan ya da ...
Pinhole :
Dar, küçük açıklık.
Pinocytosis :
Sıvının, sıvı yutucu hücre (Pinosit) tarafından kendi içine alınm ...
pipe :
Bir yerden başka bir yere sıvı veya gaz aktarmaya yarayan, içi bo ...
Pipe Line :
Bir yerden başka bir yere sıvı veya gaz aktarmaya yarayan hat.
Pipette :
Laboratuvarda belirli miktarda sıvıyı ölçmeye veya transfer etmey ...
Placing On The Market :
Gıda maddelerinin tedarik veya tüketim amacıyla bedelli veya bede ...
Plain Butter :
Süt ve/veya süt ürünlerinden elde edilen, su ve yağsız kurumadde ...
Plant Design :
Fabrika kurulmadan önce iş akışına göre aletlerin ve ekipmanların ...
Plaque :
Bir kaç virüs üreme devresi sonunda bitişik hücrelerin ölmesi vey ...
Plaque Forming Unit :
Bir materyalde katı besiyeri kullanılarak faj (bakteriyofaj; virü ...
Plasma :
Elektrik yükü yansız olan gaz moleküllerinden, pozitif iyonlardan ...
Plasmide :
Bakteri stoplazmalarında bulunan ve kromozom gibi davranan DNA’la ...
plastic :
Polimerizasyon, kondensasyon polimerizasyonu, katılım polimerizas ...
Plazmalogens :
Yağ asitleri, yağ aldehitleri, gliserin, kolin, kolamin veya seri ...
Pleoformic :
Farklı morfolojik şekillerde olabilen.
Pleoformism :
Yaşam döngülerinde en az iki ya da daha fazla form gösteren mikro ...
Poison :
Bakınız: Zehir
Polar Flagellum :
Hücrenin bir ucundan çıkan tek ya da demet halinde flagella.
Polarimeter :
Optik aktif maddelerin polarize ışığı saptırma özelliklerine daya ...
Polarized Light :
Yayılma ışını etrafında bütün yönlerde farklı şekilde davranış gö ...
Polimerase Chain Reaction :
DNA ‘nın istenilen bir parçasının in vitro koşullarda primer deni ...
Pollen :
Çiçektozu. Tohumlu bitkilerin üremesini sağlayan mikrospor.
Pollution :
İnsanların her türlü faaliyetleri sonucu havada, suda ve toprakta ...
Poly- :
Çok fazla, fazla anlamına gelen ön ek.
Poly Ethlene Terephthalate :
İçecek şisesi üretiminde kullanılan termoplastik materyal.
Poly Unsaturated Fatty Acids :
Molekül yapısında iki veya daha fazla cis formunda çift bağ bulun ...
Polyamide :
Poliamid. P.
Polychlorinated Biphenyles :
PCB’ler transformatörler ve kondansatörler için soğutucu ve yalıt ...
Polychlorinated biphenyls :
Bu bileşik, çok heterojen bir grup kimyasaldan oluşmaktadır ve gı ...
Polychlorinated Dibenzodioxines Ve Dibenzofurans :
Klorofenoller, fenoksiasit herbisidleri, klorlanmış bifeniller ve ...
Polychlorinated Dibenzofurans :
Poliklorlu dibenzofuranlar.
Polychlorineted Dibenzo-P-Dioxines :
Poliklorlu dibenzo-p-dioksinler.
Polyciclic Aromatic Hydrocarbones :
Organik maddelerden tam olmayan yanma veya piroliz sonucu ortaya ...
Polyculture :
Su ürünleri üretimi çerçevesinde, genellikle farklı besin zinciri ...
Polyenoic Fatt Acids :
Yapısında iki veya daha fazla sayıda çift bağ içeren düz zincirli ...
Polyethen :
Sıvı etilenin yüksek sıcaklıklarda yüksek veya alçak basınç altın ...
Polyethylene :
Bakınız: PE
Polygala Vulgaris :
Süt otugillerden, Kuzey Amerika’da yetişen, kökleri hekimlikte ku ...
Polyhedral Viruses :
Çok yüzeyli virüsler. Kapsitleri düzenli 12 köşeli, 20 üçgen düzl ...
polymer :
Katılım polimerizasyonu veya kondensasyon polimerizasyonu gibi bi ...
Polymer Production Aid :
Polimer veya plastik üretimi için uygun ortamın sağlanması amacıy ...
Polymerase Chain Reaction :
Saflaştırılmış DNA polimerazları ve kimyasal olarak sentezlenmiş ...
Polymerisation Aid :
Polimerizasyonu başlatan ve/veya makromoleküler yapı oluşumunu ko ...
Polymerization :
Küçük moleküllerin birleşerek, genellikle büyük molekül ağırlıkta ...
Polyols :
Aldoz ve ketoz şekerlerin karbonil grubunun indirgenmesiyle oluşa ...
Polypeptide :
Kompleks yapılar şeklinde düzenlenmiş olan ve kompleks proteinler ...
Polyphagia :
Aşırı yemek yeme.
Polyphenoloxydase :
Mono ve polifenolleri oksitleme fonksiyonuna sahip enzimatik sist ...
Polypropylene :
Bakınız: PP
Polysaccharide :
Çok sayıda monosakkaridin (basit şekerler) birleşmesinden oluşan ...
Polystiren :
Yaygın kullanılan bir plastik türü. Stiren monomerinin polimeriza ...
Polystyrene :
Polisitrien.
Polyvinyl Alcohol :
Bakınız: polivinil alkol
Polyvinyl chloride :
PVC. Dünyada çoğunlukla bina malzemesi olarak en yaygın kullanıla ...
Polyvinylidene Chloride :
Yapısında PVC’den farklı olarak iki tane simetrik klor atomu içer ...
Polyvirus :
Tek zincirli RNA’ya sahip, pH 3’e dirençli, 56o C’de hızla yıkıml ...
Population :
Belirli bir bölgede yaşayan aynı türe ait bireylerin oluşturduğu ...
Pore :
Gözenek, küçük delik. Biyolojik yapılardaki, çeşitli görevleri ol ...
Portion :
Bir kişi için hazırlanan yemek veya parça.
positive :
+ yük. Olumlu.
Potassium :
Elzem bir element. Simgesi K. En çok fındık, fıstık gibi yağlı to ...
Powder Fermented Milk Products :
Nem oranı % 5’in altında olan yoğurt tozu gibi fermente süt ürünl ...
Praline :
Toplam ürün ağırlığının en az % 25 i bitter çikolata, sütlü çikol ...
Pre- :
Ön anlamında kullanılan bir ön ek.
prebiotic :
1. Bağırsaklarda bir tür veya sınırlı sayıda bir kaç tür mikroorg ...
Prebiotic Food :
İçerisinde prebiyotik bileşen içeren ürünü.
Predators :
Zararlı böcekleri yiyenler.
Premix :
Dispenser ve karbondioksit basıncı yardımıyla servis edilen metal ...
Prepackaged Food Stuff :
Ambalaj gıda maddesini tamamen veya kısmen içersin ya da içermesi ...
Pre-Packaged Product :
İçerisinde belirli miktarlarda ürün bulunan, dolum işletmesinden ...
Preparate :
Bakınız: Bileşik
Preparation For Consumption :
Tasnif etme, tartma, ölçme, aktararak ve karıştırarak doldurma, a ...
Preservation :
1. Koruma, saklama. 2. Depolama süresince, depolanan ürünün mikta ...
Preservative Substances :
Sütün bozulmasını önlemek, dayanma gücünü arttırmak amacıyla kull ...