eng

Tiyatro Terimleri Sözlüğü (8)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
8. Sayfa
kukla oyunu :
1. Küçük bebeklerin oynatıldığı fantaziye dayanan oyun. 2. Kukla ...
kukla tiyatrosu :
Küküç bebeklerden yapılmış biçimlerin (figürlerin) elle ya da mek ...
kuklabâz :
Kukla oynatan usta. (Kukla Oyunu)
kukuruku :
Comedia dell'Arte türünün, korkak olduğu halde, ne kadar kahraman ...
Kulis :
1. Sahnenin iki yanında dekoru perspektiv yönünden tamamlayan ve ...
kulis gürültüsü :
Sahne dekorunun arkasından gelen sesler, gürültüler.
kum torbası :
Sahnede dekor parçalarına ağırlık vermek için kullanılan kumla do ...
kumpo :
Anadolu'da oyuncuları düzenleyene verilen ad. (T.K.O.)
kurmak :
Bir oyunu bütün öğeleri ile belli bir düzen içinde oynanır hale g ...
kutu sahne :
Rönesans'ta ortaya çıkan, Barok döneminde gelişen, XVIII. yüzyıld ...
kuyuntu :
Tulûat tiyatromuzda kulis aralarına verilen ad. (Tul.)
kûzebaz :
Testileri başının üstünde tutarak hüner gösteren oyuncu. (Körm. O ...
küçük düzey :
Sahne üzerinde küçük set.
küçük ışıldak :
Küçük aynalı, yöresel ışıklama lambası. 250 - 500 watt'lıktır.
külhanbeyi :
Matiz, Tuzsuz Deli Bekir gibi Karagöz tiplerine bu ad verilir. An ...
kürt :
Güneydoğu Anadolu tiplerinden biri. (Orta Oyunu)
kyogen :
Japon tiyatrosunun güldürü türü. İki "No" oyunu arasında oynanır. ...
lâl :
Anadolu'da sessiz ve sözsüz köy oyunlarına verilen ad. (bk. samıt ...
lao-şeng :
Çin tiyatrosunda ağırbaşlı ihtiyar tipi. (Çin)
laz :
Karagöz oyununda kayıkçılık ve kalaycılık yapan tip. Trabzon ağzı ...
lazzi :
Commedia dell'Arte oyuncularının güldürücü eylemleri. (İt.)
leitmotiv :
Konuyu ve olayları yürüten motif. Müzikte Richard Wagner'in opera ...
leleşme :
Tiyatro konuşmasında "r" yerine "I" harfini söylemek.
libretto :
Opera, operet ve benzeri oyunlar için, müziği değerlendirmek ereğ ...
lirik oyun :
Baştan başa ya da yer yer müzikli olan oyun. Fransa'da opera için ...
lobetbaz :
iran'da kukla oyunu. (İsl. Tiy.)
Loca :
1. Orta çağda oyun yeri (bk. simultane) 2. Tiyatroda özel seyir y ...
lû`b :
Bakınız: Güldürü
lûbetbaz :
Eski Türk körmük oyunlarındaki gösteri sanatçısı. Bu terimin kaps ...
ludus :
Roma tiyatrosunda tiyatro oyunu terimi. Ortaçağa da geçmiştir. (L ...
m.s. :
Yazarın ilk, orjinal metni üzerinde düzeltmeler yapılmış, temize ...
makama :
Kişilerin söyleşmelerinin taklidine dayanan öykü biçimi. (İsl. Ti ...
maket :
Sahne dekorunun bütün boyutlarını ölçekli, küçük boyda ve oranda ...
makineli kukla :
İçinde kurgusu olan ya da elektrikle yönetilen kukla.
makkus :
Atellan komedyalarındaki soytarı tipi. Eşi yine bir soytarı olan ...
makyaj :
Oyuncuların rollerine uygun bir anlamda yüzlerini boyamaları, (bk ...
makyaj aynası :
Yüzü, başın arkasını ve yanlarını gösteren, açılır kapanır, üç ka ...
mansiyon :
Orta Çağ oyunlarında yan yana kurulan en çok da Roman memleketler ...
manuskript :
El yazısı. Genel anlamda: El yazısı ya da makine yazısı olarak sa ...
maraka :
İran'da seyirlik oyunlarına verilen ad. (İsl. Tiy.)
masana :
Gölge oyunumuzun tekerlemelerinden biri. Masana ile kafiye tuttur ...
maskara :
Soytarı tipi. (Kukla Oyunu)
maşa :
Perdeyi tutan mandal.
matiz :
Sarhoş. (Ort. O. Kar.)
matrakbaz :
Tahta kılıçlar ve kalkan yerine yuvarlak yastıklarla yapılan bir ...
mayıs oyunları :
Kaynağı dinsel bolluk törenleri olan gösteriler. Bunlara "Hasat o ...
maymunbaz :
Maymunları eğitip onlara oyunlar gösterenlere verilen ad. (Körm. ...
meclis :
Bir oyunun içinde -kişilerin sahneye girişleri ve çıkışlarıyla bö ...
meddah :
Gülünç öyküler anlatan ve taklitler yaparak bir olayı canlandıran ...
mekane :
Klasik Yunan tiyatrosunda vince benzeyen bir makinedir. Tanrı ve ...
mektep tekerlemesi :
Hacivat'ın, Karagöz'ü imtihan ereğiyle cebir, matematik, coğrafya ...
Melodi :
1. Müzikte, ince ve kalın seslerle yaratılan hareket. 2. Konuşmad ...
melodram :
1. Eski anlamıyla, kimi yerlerinde müzik çalınan, ama sözleri ezg ...
melpomene :
Ezgi söyleyen anlamına gelir. Tragedya türünün Muza'sı.
men :
"No" tiyatrosunda baş rolü oynayan oyuncunun taktığı maske. (Jap. ...
merak :
Oyunun seyircide uyandırdığı soru duygusu gerilimi sağlar.
meslekten oyuncu :
Oyunculuk eğitiminden geçmiş, oyunculuğu meslek edinmiş, para kar ...
mestan ağa :
Karagöz oyununda ezik bir göçmen ağzıyla tane tane konuşan Rumeli ...
meşale :
Karagöz perdesinin ardında yakılan ışık (bk. şem'a). (Karagöz)
meşale çanağı :
Eski Karagözcülerin meşaleyi yaktıkları çanak ya da altlık. (Kara ...
meydancı :
Anadolu'da oyunları düzenleyene verilen ad. (T.K.O.)
mezzetino :
Giysisi kırmızı olan, Commedia dell'arte türünün uşak tiplerinden ...
mezzo soprano :
Orta incelikte tiz kadın sesi.
milyö oyunu :
Kişilerin alınyazısını, çevrelerinin etkisi ile açıklayan oyun bi ...
mim :
Sözcük anlamıyla "oynamak" ve "oyuncu". Gülünçlükler yapan sözsüz ...
mim pür :
Etienne Decroux'dan (1899'da doğdu) gelen bir kavramdır Paris oku ...
mimesis :
Sözlük anlamıyla öykünme (taklit). Platon (Eflatun) ile Aristotel ...
mimik :
Yunanca "mimos sözcüğünden gelir. Düşünceleri, duyguları yüz ve g ...
mimodram :
Sözsüz gösteri. Yüksek sanatçılığı gösteren sözsüz oyun.
minstrel :
1. Müzik çalan ya da şarkı söyleyen oyuncu. 2. Orta Çağ ve Aydınl ...
mirakl oyunu :
İsa'nın yaşamını konu olarak alan "mister" lerden ayrı olarak Mer ...
mister oyunu :
XIV. yüzyıldan sonra, İsa'nın yaşamından sahneleri konu olarak al ...
mitos :
Tarih öncesi tanrıların yaşamlarını ve kahramanların serüvenlerin ...
mizansen :
Sahneye koyucunun belli bir oyun için oyuncuları düzene alması ve ...
Moloz :
Türk Tulûat Tiyatrolarında figürana verilen ad. (Körm. O.)
monolog :
Yun. Monologos - monos (tek)-logos - (söz)-tek başına konuşma, 1. ...
Monte Etmek :
Bir yapıtı, bir taslağı sahneye uygulamak, yerleştirmek (Uygulama ...
moralite oyunu :
Kişileri özel bir yere oturtmadan kurulan, ahlakı yükseltmek ereğ ...
more :
Arnavut'un söylediği her tümceye eklediği sözcük. (Karagöz)
moritat :
Alm. Morttat (Cinayet) sözcüğünden gelmedir. Ezgilerde "Moritat" ...
moruk :
Tulûat tiyatrolarının oyunlarında yaşlı adama verilen ad. (Körm. ...
motif :
Güdü. Birçoğu yanyana gelerek bir tiyatro yapıtını geliştiren ve ...
mudhik :
Eski Türk sahne oyunlarında güldüren oyuncu. (Körm. O.)
mudhike :
Güldürü. (Körm. O.)
muhacir :
Karagözde ve Orta oyununda Rumeli'den gelme, yüksekten atan ve ço ...
muhavere :
1. Karagöz ile Hacivat'ın oyuna başlama konuşmaları. 2. Kavuklu i ...
mukaddem :
Arap gölge oyununu oynatan törenci başı aynı zamanda gölge oyunun ...
mukallit :
Anadolu'da oyunları düzenleyene verilen ad. (T.K.O.)
musiki söyleşileri :
Hacivat ile Karagöz arasında alaturka musiki üzerine geçen konuşm ...
muslu :
Karagöz oyununda Aşık Hasan'ın oğlu. (Karagöz)
mutlu son :
Bir oyunun sonuçta tatlıya bağlanması. Çoğu kez sevgililerin birl ...
mührebaz :
Yuvarlak taşlarla göz bağcılık ve el çabukluğu gösteren oyuncu. ( ...
müzik tiyatrosu :
Opera yönetiminden ayrı olarak ilk kez Richard Wagner'in (1813-18 ...
müzikli güldürü :
Müziğin eşliğiyle yürütülen bir güldürü. Müzikli güldürünün sanat ...
müzikli oyun :
Müzik eşliğinde yürütülen, daha çok Amerika'dan gelen modern bir ...
müzisyenler odası :
Orkestradaki müzisyenlerin dinlenme odası. Bu oda, çoğu kez sahne ...
nakkal :
İran'da hikâye anlatıcı. (İsl. Tiy.)
nanay :
Orta Anadolu'da ağır danslara verilen ad. (T.K.O.)
nareke :
Karagöz oyunu başladıktan sonra göstermeliği perdeden kaldırırken ...
nas :
Karagöscülerin "gitmek" sözcüğü karşılığında kullandıkları terim. ...