eng

Dilbilim Terimleri Sözlüğü (16)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
16. Sayfa
sinme :
Bir kavramı anlatan kelimenin, o kavramıa bitişiğindeki başka bir ...
sivrili ton veya vurgu :
Uzatılarak söylenilen bir açınığın ortasında yapılan vurgu.
sivriltme :
Bir kelime veya bir söz üzerine dikkati çekmek için onun üzerinde ...
sivriltme edatı :
Sivriltme için kullanılan hani, hele, illâ, ya, yok mu gibi edatl ...
Soğurma :
Bir açınığın düşmesi veya "samparasana" denilen hale uğraması.
sokak ağzı :
Bakınız: Ağız
sokulma :
İçönüm anlamdaşı. Bak. Önüm.
Soluk :
Yunancada bazen kelime başındaki açınıkların özel bir söylenişle ...
soluk durgusu :
Bakınız: Durgu
soluk öbeği :
Bakınız: Ses öbeği
soluklama :
Bazı sesler, çıkarılırken bunlarla birlikte çıkan h gibi bir solu ...
soluklu abanık :
Ötümlü olsun, ötümsüz olsun patladıktan sonra bir zaman soluklu b ...
soluklu h :
Fransızcada bazı kelimelerin başında bulunup hiç bir ses değeri o ...
soluklu ötümlü :
Bakınız: Ötümlü Abanık
soluklu ötümsüz :
Seslerden ayırmak için bunlara ASIL ÖTÜMSÜZ ( Sourde proprement d ...
soluksuzlaşma :
Soluklu bir abanığın soluksuz olması ( SOLUKSUZLAŞMIŞ, Désaspiré ...
solunum vurgusu :
Bakınız: Asıl vurgu
Somut :
Madde halindeki bir varlığı anlatan ( kelime ) : Ağaç, taş, kagıt ...
somut anlam :
Bakınız: Anlam
somut fiil :
Bakınız: Fiil
son ek :
Kökün veya kökenin sonuna eklenerek yeni bir gövde veya yeni bir ...
sona bağlı söz dizimi :
Bakınız: Sözdizimi
sona sığınım :
Bir kelimenin kendi vurgusunu bırakarak bazen de şeklini kısaltar ...
sonda koşku :
Bakınız: Koşku
sondaki dilim :
Bakınız: Dilim
sondaki hece :
Bir kelimenin son hecesi.
sondalık :
Bir kelimenin veya cümlenin son öğesi. Bu öğeden sonra durgu vars ...
sondan ikinci :
Heceler için kullanılır ( SONDAN İKİNCİ VURGULU, Paroxyton ).
sondan üçüncü :
Heceler için kullanılır ( SONDAN ÜÇÜNCÜ VURGULU, Proparoxyton ).
sonöncesi dalgalı :
Yunancada, sondan ikinci hecesinde dalgalı vurgu bulunan ( kelime ...
sonraki :
Bir dilin yükseliş sonrasını anlatmak için kullanılır. Klasik Lat ...
sonu dalgalı :
Yunancada son hecesinde dalgalı vurgu bulunan ( kelime ).
sonu ötümlü :
Sonuna doğru Ötümleşen abanık.
sonu ötümsüz :
Sonuna doğru ötümü kalmıyan ötümlü abanık.
sonu vurgulu :
Son hecesi vurgulu ( kelime ).
sonu zayıf fiil :
Bakınız: Zayıf fiiller
sonuçlu tümce :
Bakınız: Tümce
sonuçta tamamlanmış fiil :
Bakınız: Kılmış
Soru :
Cevap almak üzere söylenilen cümle şekli, kicümleyi meydana getir ...
soru cümlesi :
Bakınız: Cümle
soru sıfatı :
Hangi, ne, nasıl gibi soru için kullanılan sıfatlar.
soru zamiri :
Bakınız: Ayrılı zamirler
soru zarfı :
Niçin, nasıl, neden gibi zarflar.
soy sınıflaması veya tarihsel sınıflama :
Dillerin hangi ana dilden çıkıp ürediklerine bakılarak yapılan sı ...
soyut :
Madde halinde olan bir varlığı değil de, sırf fikir niteliğinde o ...
soyut anlam :
Bakınız: Anlam
soyut fiil :
Bakınız: Fiil
sövümseme :
Örtmece ile söylenmesi gereken bir şeyi aşağıık bir deyimle anlat ...
söylem :
Bir şey bildirirken konuşanın ağzından çıkan sözlerin bütünü.
söylem cümlesi :
Bakınız: Cümle
söylemli tümce :
Bakınız: Tümce
söylenmez h :
Fransızcada bazı kelimelerin başında bulunduğu halde ne ses değer ...
söylentili dilek - şart kipi :
Bakınız: Katmerli kipler
söylentili gereklik kipi :
Bakınız: Katmerli kipler
söylentili şart kipi :
Bakınız: Katmerli kipler
söz bölümleri :
Kelimelerin, cümle içinde veya dışında tam bir söylem değerinde o ...
söz haznesi :
Bir dilde, bir topluluk veya sınıfta, bir devirde veya bir yazarı ...
sözde bileşik :
Her biri kendi anlamında olduğu halde çoğu zaman birlikte kullanı ...
sözdizimce çözümleme :
Bakınız: Çözümleme
sözdizimi eşili :
Fransızca bel ve beau, Türkçede "dahi" anlamındaki de ve da gibi ...
sözdizimi kelimesi :
Sözdizimi öbeği anlamdaşı.
sözdizimi kuruluşu :
Bakınız: Dizimleme kuruluşu
sözdizimi öbeği :
Sözdizimi bakımından birlik meydana getiren kelime öbeği: Arzusu ...
sözdizimi özümlemesi :
Kelime çekerliği anlamdaşı. bk. Çekerlik.
sözdizimi veya dizimleme :
Bir düşünceyi anlatacak olan kelimeleri veya tümceleri uygun bir ...
sözdizimi vurgusu :
Bakınız: Cümle vurgusu
sözdizimli bileşik :
Bakınız: Bileşim
sözleşmeli dil :
Önceden sözleşerek bazı işaretlere belli anlamlar vermek suretiyl ...
sözlü dil :
Bakınız: dil
Sözlük :
Bir dilin eski ve yeni bütün sözlerini veya belli bir çağdaki kel ...
sözlük kelimesi :
Bakınız: Kelime
sözlükbilim :
Kelime ve sözlük bilgisi.
sözlükçe :
Kelimelerin yalnız anlamını pek kısa olarak gösteren veya yalnız ...
sözlükçe örnekseme :
Bakınız: Örnekseme
sözlükçülük :
Sözlük nevinden eserler meydana getirme işi.
sözün gidişi :
Konuşma gidişinin anlamdaşı.
supinum :
Latincede fiilden türeme bazı isimlere denir.
Süre :
Bir sesin çıkarılmasına verilen zaman.
süre vurgusu :
Bakınız: Nicelik Vurgusu
Süreç :
Fillerin anlamında beliren iş ( eylem ), oluş ve durum kavramları ...
sürek :
Kısa bir açınığın süresi ki, uzunluk için birim olarak kabul edil ...
sürekli şimdikilik :
Başka dillerde, présent terimi geniş zamanı da anlattığı için sal ...
süremli :
Bakınız: Daraltılı abanık
sürerlik kılınışı :
Bakınız: Kılınış
sürtümlü :
Bakınız: Daraltılı abanık
sürtünük :
Yarı kapantılı anlamdaşı.
svarabhakti :
Bir abanık öbeğinin içinde önüm yoluyla meydana gelen açınık. bk. ...
svarita :
Bir çeşit hece durumunun adı.
şakırtı :
Bazı dillerde ses yolunun birden bire açılması ve içeriye hava çe ...
şart kipi :
Bakınız: Gelişimli kipler
şart koşucu tümce :
Bakınız: Tümce
şartlanan tümce :
Bakınız: Tümce
şartlı değişme :
Bakınız: Ses Değişikliği
şartlı gereklilik kipi :
Bakınız: Gelişimli kipler
şartlı soru :
Bakınız: Soru
şartlı vurgu :
Oynamaz vurguya kargı olarak, kelimenin uzaması, büküne ve sekime ...
şartlıyan tümce :
Bakınız: Tümce
şehirli ağzı :
Bakınız: Ağız
şekil :
Bir kelimenin veya bir sözün gramer bakımından dış görünüşü. bk. ...
şekil bilgisi :
Yapılıklar ve özellikle sonekler kullanarak meydana getirilen kel ...