|
Atasözleri Sözlüğü (12)
Atasözleri Sözlüğü (12. Sayfa)
-
evvel hesap, sonra kasap
:
-
1) alışverişe çıkan bir kimse para durumunu önceden gözden geçirm ...
-
evvel yediğim hurmalar, bugün kıçımı tırmalar
:
-
aradan bir yıl geçmiş, davranışının karşılığını şimdi görüyor, ya ...
-
evvela can, sonra canan
:
-
insanlar bencildir, önce kendilerini, sonra yakınlarını düşünürle ...
-
eyere de gelir semere de
:
-
her işe yarar, her türlü işi görebilir.
-
fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp
:
-
yoksulluk utanılacak bir şey değildir, çalışmamak en büyük ayıptı ...
-
fala inanma, falsız kalma
:
-
kişinin oyalanmak, yalan da olsa geleceği üzerine bir şeyler dinl ...
-
fare çıktığı deliği bilir
:
-
bir kabahate, suça veya gizli işe kalkışan kişi, yakalanacağını a ...
-
fare deliğe sığmamış, bir de kuyruğuna (kıçına) kabak bağlamış
:
-
1) yapamayacağı kadar ağır bir işi varken başka bir iş daha yükle ...
-
faydasız baş mezara yaraşır
:
-
yaşayan kimse bir işe yaramalıdır, bir işe yaramayan kimsenin ölü ...
-
fazla mal göz çıkarmaz
:
-
ne kadar ve ne türden mal olursa olsun malın fazlası elden çıkarı ...
-
felek, kimine kavun yedirir kimine kelek
:
-
bu dünyada kimi insanlar mutluluk içinde yaşarlar, kimileri de ta ...
-
fırsat her vakit ele geçmez
:
-
fırsat insanın eline çok seyrek geçtiği için çıkan fırsat iyi değ ...
-
fırsat sakal altından geçer
:
-
fırsatı yakalayabilmek için uygun zamanı kollamak gerekir.
-
fukara tavuğu bir yumurtlar
:
-
talih, fakire hiç gülmez; aynı sermaye zengine daha çok, fakire d ...
-
fukaranın düşkünü, beyaz giyer kış günü
:
-
daha önce iyi bir durumda olan kişi bu konumunu kaybettiğinde uyg ...
-
fukaranın tavuğu tek tek yumurtlar
:
-
talih, fakire hiç gülmez; aynı sermaye zengine daha çok, fakire d ...
-
fukaranın tavuğu, zenginin atı kıymetli olur
:
-
yoksul geçimini, varlıklı keyfini düşünür.
-
gafile kelam, nafile kelam
:
-
gaflet uykusunda olan kişiye söz kâr etmez.
-
gailesiz baş, yerin altında
:
-
herkesin bir sıkıntısı vardır, bu sıkıntılar ancak ölümle biter.
-
gammaz olmasa tilki pazarda gezer
:
-
yasal olmayan yollardan gizlice çıkar sağlayan kişi, yakayı ele v ...
-
garibe bir selam bin altın değer
:
-
yabancı yerde tek başına kalan kimseye karşı gösterilecek küçük b ...
-
garip itin kuyruğu bacağı arasında (götünde, kıçına kısık) gerek (olur)
:
-
sığıntı durumunda olan kişi, yabancı bir yerde hiçbir şeye karışm ...
-
garip kuşun yuvasını Allah yapar
:
-
garip ve kimsesiz kişiye Tanrı yardım eder.
-
gâvurun ekmeğini yiyen gâvurun kılıcını çalar
:
-
kişi, inançları ayrı da olsa, hoşlanmasa da geçimini sağlayan kim ...
-
gece gözü, kör gözü
:
-
geceleyin iyi iş yapılamaz.
-
gece işi, körler işi
:
-
gece yapılan iş verimli olmaz.
-
-
geceler gebedir
:
-
her sabah yeni olaylarla karşılaşırız.
-
geç olsun da güç olmasın
:
-
çeşitli engeller yüzünden gerçekleşemeyen işlerde avunmak için sö ...
-
geçme namert köprüsünden, ko aparsın su seni
:
-
namerde karşı minnet altında kalmaktansa sıkıntıya katlan.
-
geçmişe mazi, yenmişe kuzu derler
:
-
geçmişte kalan olayların üzerinde durulmasında bir yarar yoktur.
-
geçti Bor'un pazarı (sür eşeğini Niğde'ye)
:
-
artık iş işten geçti.
-
gel demesi kolay ama git demesi güçtür
:
-
bir kimseyi işe almak, bir misafir çağırmak kolaydır ancak bir ki ...
-
gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
:
-
çağrıldığın yere gitmekten çekinme, gelme denilen yere de gitme, ...
-
geldik yüze, çıktık düze
:
-
kasım ayından sonra gelen yüzüncü günde, 15 şubatta kışın soğuk g ...
-
geleceği varsa göreceği de var
:
-
kötülük yapmaya kalkışacak olursa karşılığını elbette görür.
-
gelen ağam giden paşam
:
-
yönetim kimde olursa olsun benim için fark etmez.
-
gelen gidene rahmet okutur
:
-
beğenmediğimiz bir kişinin yerine öyle birisi gelir ki eskisini a ...
-
gelen gideni aratır
:
-
beğenmediğimiz bir kişinin yerine öyle birisi gelir ki eskisini a ...
-
gelene git denilmez
:
-
kendiliğinden gelen bir konuk geri çevrilmez.
-
gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş
:
-
toplum içine giren bir kimsenin kendi kullanacağı eşyasının değer ...
-
gelin eşikte, oğlan beşikte
:
-
bir eve gelin gelir gelmez bebek hazırlıklarına başlamak gerekir.
-
gelin girmedik ev olur, ölüm girmedik ev olmaz
:
-
her eve gelin girmeyebilir ama ölüm kesinlikle girer.
-
gelini ata bindirmişler 'ya nasip' demiş
:
-
kesin sonuç alınmadan hiçbir işe olup bitti gözüyle bakılmaz.
-
gem almayan atın ölümü yakındır
:
-
söz dinlemeyen hırçın kişi, davranışının büyük zararını görür.
-
gemisini kurtaran kaptan
:
-
güç bir duruma düşüldüğünde ne yapıp edip kendisini veya yakın çe ...
-
gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir
:
-
insan gençliğinde yaptığı şeylerin çoğunu yaşlandığında yapamaz v ...
-
gençlikte para kazan, kocalıkta kur kazan
:
-
kişi gençliğinde çalışıp para biriktirmelidir ki ihtiyarlığında ç ...
-
gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı
:
-
kişi gençliğinde çalışıp para biriktirmelidir ki ihtiyarlığında ç ...
-
gezen ayağa taş değer (dolar)
:
-
gereksiz yere gezen kişi, kendisine zararı dokunacak şeylerle kar ...
-
gezen kurt aç kalmaz
:
-
geçimini sağlamak için gezip dolaşan, şuraya buraya başvuran kişi ...
-
giden gelse dedem gelirdi
:
-
ölen bir kimse dirilemeyeceği gibi elden çıkan bir şey de bir dah ...
-
-
gidilmeyen yer senin değildir
:
-
gidemediğiniz yerinizin, kullanamadığınız malınızın size bir yara ...
-
gidip de gelmemek var, gelip de görmemek (bulmamak) var
:
-
uzak bir yere giden kişi dönmeyebilir, dönebilse de ayrılırken bı ...
-
gizlide gebe kalan aşikârede doğurur
:
-
toplum içinde hiçbir davranış gizli kalmaz.
-
göğe direk, denize kapak olmaz
:
-
hem gereksiz hem de gerçekleştirilmesi hayale bile sığmayan şeyle ...
-
gökten ne yağdı da yer kabul etmedi
:
-
büyüklerden gelen şeyleri küçükler geri çeviremezler.
-
gökyüzünde düğün var deseler kadınlar merdiven kurmaya kalkar
:
-
kadınların düğün ve eğlence için katlanamayacakları fedakârlık yo ...
-
göle su gelinceye kadar kurbağanın gözü patlar
:
-
yapılması geciken iyilikler, bekleyenleri sıkıntı içinde bırakır.
-
gön yufka yerinden delinir
:
-
her iş en çürük yerinden patlak verir.
-
gönlün yazı var, kışı var
:
-
insan kimi zaman sevinçli, kimi zaman da üzüntülü olabilir.
-
gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz
:
-
kolay kolay onarılamayacağı için bir kimsenin özellikle de dostla ...
-
gönül ferman dinlemez
:
-
gönül sevdiğinden asla vazgeçmez.
-
gönül kimi severse güzel odur
:
-
güzellik anlayışı kişiden kişiye değişir.
-
gönül kocamaz
:
-
insanlar yaşlansalar da gönüllerindeki sevgi ve istekler tazeliği ...
-
gönül var otluğa, gönül var bokluğa (konar)
:
-
iyi ve güzel şeyleri seven yüksek ruhlu insanlar olduğu gibi kötü ...
-
gönül verme evliye, eve gider unutur
:
-
bir kadın, evli bir erkeğe gönlünü kaptırmamalıdır.
-
gönülden gönle yol vardır
:
-
sevgi karşılıklıdır.
-
gönüller bir olunca samanlık seyran olur
:
-
birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir.
-
gönülsüz namaz göğe ağmaz
:
-
isteksiz yapılan bir işten hayır gelmez.
-
gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş
:
-
istenmeyerek yapılan işlerden kötü sonuçlar ortaya çıkar.
-
gördün deli, savul geri!
:
-
dengesiz kimselerden uzak durmak gerekir.
-
gören gözün hakkı vardır
:
-
yiyecek veya imrenilecek bir şeyi görene o şeyden vermek gerekir.
-
görgülü kuşlar gördüğünü işler, görmedik kuşlar ne görsün ki ne işler?
:
-
iyi eğitim alanlar aldıkları eğitimin gereğini yaparlar, iyi eğit ...
-
görmemiş görmüş, güle güle ölmüş
:
-
görgüsüz kişi, günün birinde ummadığı bir şeyi elde ederse sevinc ...
-
görmemişin oğlu olmuş (çekmiş, çükünü koparmış)
:
-
görgüsüz kimse ummadığı bir şeyi elde ettiğinde ne yapacağını şaş ...
-
göründü Sivas'ın bağları
:
-
umutla beklenen sonuç ters yönde gelişti.
-
-
görünen dağın (köyün) uzağı olmaz
:
-
bir durumun nasıl sonuçlanacağı belli olduktan sonra bu sonuç çok ...
-
görünen köy kılavuz istemez
:
-
ne kadar gizlense de gerçekler ortadadır.
-
götüne güvenen borazancıbaşı
:
-
başarabileceğinize eminseniz büyük işlere girişiniz.
-
göz gördüğünü (ağız yediğini) ister
:
-
kişi, her zaman gördüğü, (yemeye) alıştığı güzel şeyleri arzular.
-
göz görmeyince gönül katlanır
:
-
yakınımızda bulunmayanların özlemine, acısına daha kolay dayanabi ...
-
göz görür, gönül ister (çeker)
:
-
kişi, görmediği şeyi istemez; görüp beğendiği şeye karşı istek du ...
-
göz görür, gönül katlanır
:
-
kişi, sevdiği bir kimsenin uzak yere gitmesi durumunda onunla gör ...
-
göz terazi, el mizan
:
-
elle tartıp ağırlığı, gözle bakıp hacmi tahmin edebiliriz.
-
gözden ırak olan gönülden de ırak olur
:
-
ayrı düşenlerin arasındaki sevgi de zamanla azalır.
-
göze yasak olmaz
:
-
bir kimseye veya nesneye bakılmasını kimse önleyemez.
-
gözlüye gizli yoktur
:
-
görmesini bilen kişiden hiçbir şey gizlenemez.
-
gözü göz değil
:
-
iyi insan olmadığı bakışından belli oluyor.
-
gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
:
-
her zaman çıkar peşinde koşan kişi, tehlikelerden uzak kalamaz.
-
gül dalından odun, beslemeden kadın olmaz
:
-
her şey, kendisinden beklenen görevi yapabilecek niteliklere sahi ...
-
gül dikensiz olmaz
:
-
iyi veya güzel olan her şeyin az çok sıkıntı veren bir yanı da bu ...
-
gülme komşuna, gelir başına
:
-
birinin başına gelen kötü bir durum senin de başına gelebilir.
-
gülü seven dikenine katlanır
:
-
insan sevdiği kimse veya sevdiği iş yüzünden gelecek sıkıntılara ...
-
gümüş sağ olsun, altın gidekosun
:
-
eldeki şey, elde edilmesi güç olan daha değerli bir şeyden üstün ...
-
gün bugün
:
-
1) bugün ne yapabilirsen kazancın odur; 2) bugün kim işbaşında, k ...
-
gün doğmadan kimliği söylenmez
:
-
bir iş iyice belli olmadan sonucu hakkında yargı yürütülemez, yar ...
-
gün doğmadan neler doğar
:
-
beklenmedik bir sırada umut verici durumlarla da karşılaşma imkân ...
-
gün geçer, kin geçmez
:
-
aradan uzun zaman geçse de bir kimsenin başkasına karşı beslediği ...
-
gün güne uymaz
:
-
bir günün işleri, durumları, şartları başka bir gününkine uymaz.
-
gün ola harman ola
:
-
bir gün onun da zamanı gelir.
Atasözleri Sözlüğü İçerisinde Arama
|