|
Deyimler Sözlüğü (R - 1)
Deyimler Sözlüğü (R - 1. Sayfa)
-
Rabbena hakkı için
:
-
ant içerken inandırmak için kullanılan bir söz.
-
racon kesmek
:
-
1) görünüşe göre hüküm vermek; 2) gösteriş yapmak:
-
rağbet etmek (göstermek)
:
-
istemek, beğenmek, istekle karşılamak:
-
rağbet görmek (kazanmak)
:
-
istenilmek, beğenilmek, istekle karşılanmak:
-
rahat bırakmak
:
-
daha rahat ve huzurlu oturmayı sağlamak.
-
rahat bırakmamak (vermemek)
:
-
tedirgin etmek:
-
rahat durmak
:
-
yaramazlık etmemek veya kımıldamamak.
-
rahat etmek
:
-
sıkıntısız durumda olmak, ferahlanmak, dinlenmek:
-
rahat kıçına batmak
:
-
(Teklifsiz Konuşma) bulunduğu rahat durumun değerini bilmemek.
-
rahat olmak
:
-
üzüntülü, sıkıntılı veya tedirgin durumda olmamak.
-
rahat yüzü görmemek
:
-
hiç rahat etmemek:
-
rahata ermek
:
-
rahatlamak.
-
rahata kavuşmak
:
-
rahatlamak.
-
rahatı kaçmak
:
-
rahatsız, tedirgin olmak, üzülmek:
-
rahatına bakmak
:
-
hiçbir şeye aldırış etmeyerek rahatını sağlamaya çalışmak.
-
rahatsızlık duymak
:
-
tedirgin olmak, huzurunun ve rahatının kaçtığını hissetmek:
-
rahatsızlık vermek
:
-
rahatını bozmak, rahatını, keyfini kaçırmak.
-
rahleitedrisinden geçmek
:
-
birinden eğitim almak.
-
rahmet okumak
:
-
Tanrı'nın merhamet ve bağışlaması için dua etmek.
-
rahmet okutmak
:
-
biri, kötü bir kimseden daha kötü çıkmak.
-
rahmet olsun canına
:
-
(Halk Dili) 'Allah rahmet eylesin' anlamında ölüler anılırken kul ...
-
rahmetli olmak
:
-
ölmek.
-
rahmetlik olmak
:
-
ölmek.
-
ramp ışığına çıkarmak
:
-
bir oyunu sahnelemek:
-
rampa etmek
:
-
1) taşıt bir yere, bir şeye veya bir başka taşıta yanaşmak: 2) (A ...
-
randevu almak
:
-
bir kimseden belli bir saat ve yerde buluşmak için söz almak, gün ...
-
-
randevu vermek
:
-
belli bir saatte, belli bir yerde biriyle buluşmak için söz verme ...
-
rap diye
:
-
ansızın:
-
rapor almak
:
-
1) hasta olup olmadığını belirlemek amacıyla herhangi bir sağlık ...
-
rapor etmek
:
-
rapor vermek:
-
rapor vermek
:
-
herhangi bir konuda yapılan inceleme, araştırma sonucu düşünce ve ...
-
rast gele!
:
-
işiniz rast gitsin' anlamında kullanılan bir söz.
-
rast gelmek
:
-
1) düşünmediği, ummadığı hâlde karşılaşmak, rastlamak, tesadüf et ...
-
rast getirmek
:
-
1) rast gelmesini sağlamak: 2) kollamak, seçmek
-
rast gitmek
:
-
uygun düşmek, istenilen biçimde gelişmek:
-
rastık çekmek
:
-
rastık sürmek.
-
raydan (rayından) çıkmak
:
-
düzeni bozulmak, altüst olmak.
-
rayına girmek
:
-
bir iş, bir girişim düzene sokulmak, iyi bir duruma getirilmek.
-
rayına oturtmak
:
-
bir işi yoluna, yöntemine koymak, düzgün işler duruma getirmek.
-
razı etmek
:
-
kabul ettirmek:
-
razı olmak (gelmek)
:
-
uygun bulmak, beğenmek, benimsemek, istemek, kabul etmek:
-
reaksiyon göstermek
:
-
tepkimek:
-
reçete gibi
:
-
1) okunaksız (yazı); 2) kesin yargı ve çözüm bildiren:
-
reçete yaptırmak
:
-
reçetede yazılı olan ilaçları hazırlatmak veya satın almak:
-
rehavet çökmek (basmak)
:
-
gevşeklik, ağırlık duymak ve uyumak istemek:
-
rehin almak
:
-
bir anlaşma, sözleşme veya isteğin yerine getirilmesini sağlamak ...
-
rehin etmek
:
-
rehin olarak vermek.
-
rehin vermek
:
-
tutuya bırakmak:
-
rehine koymak (vermek)
:
-
tutuya koymak:
-
reklam etmek
:
-
herhangi bir kimseyi veya olayı, durumu açığa vurmak, ilan etmek, ...
-
reklam yapmak
:
-
her türlü aracı kullanarak bir şeyi halka tanıtmak, ünlenmesini s ...
-
-
rekor kırmak
:
-
1) eski rekoru aşıp yeni, üstün bir sonuç elde etmek; 2) daha iyi ...
-
remil atmak (dökmek)
:
-
kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakmak:
-
rengi atmak (kaçmak, uçmak)
:
-
1) solmak: 2) korku, heyecan vb. sebeplerle benzi sararmak
-
rengini belli etmek
:
-
yandaşlığını açıklamak, düşüncesini, eğilimini açığa vurmak:
-
renk almak
:
-
yeni bir renk kazanmak.
-
renk vermek (katmak)
:
-
1) çamaşır rengi solmak; 2) neşe, canlılık veya değişiklik kazand ...
-
renk vermemek
:
-
duygularını, düşüncelerini veya başka bir durumunu belli etmemek, ...
-
renkten renge girmek
:
-
korkudan veya utançtan yüzünün rengi değişmek, sıkılmak:
-
replik almak
:
-
oyuncunun karşısındakinden kendi yapacağı espriye hazırlık mahiye ...
-
resim almak
:
-
1) bir şeyin resmini yapmak; 2) resim çekmek; 3) vergi ödetmek
-
resim çekmek (çıkarmak)
:
-
fotoğraf makinesiyle bir şeyin biçimini kâğıda geçirmek.
-
resim gibi
:
-
çok güzel.
-
rest çekmek
:
-
1) oyuncu önündeki paranın tümünü ortaya koymak; 2) (Mecaz) herha ...
-
resti görmek
:
-
ileri sürülen paranın miktarını kabul edip aynı miktarda parayı o ...
-
revaç bulmak
:
-
geçerli ve değerli sayılmak:
-
revaçta olmak
:
-
değerli, üstün veya geçerli olmak:
-
revan olmak
:
-
yola çıkmak.
-
revnak vermek
:
-
hoşluk, güzellik, renklilik katmak:
-
rey vermek
:
-
oy kullanmak:
-
rezalet çıkarmak
:
-
rezalet sayılacak bir durumun ortaya çıkmasına yol açmak:
-
rezil olmak
:
-
çok utanacak bir duruma gelmek:
-
rezil rüsva olmak
:
-
toplum içinde ayıplanacak bir duruma düşmek:
-
rıza göstermek
:
-
razı olmak, onamak, uygun bulmak:
-
rızası olmak
:
-
izni olmak, müsaadesi olmak:
-
rızasını almak
:
-
onayını almak, müsaadesini almak.
-
-
rızkını çıkarmak
:
-
günlük yiyecek parasını çıkarmak.
-
rikkat vermek
:
-
duygulandırmak, etkilemek:
-
riske girmek (risk almak)
:
-
zararı göze almak.
-
rivayet olunmak (edilmek)
:
-
bir olay, bir haber vb. anlatılmak:
-
robot resmini çizmek (yapmak)
:
-
adli olaylarda tanığın tarifiyle şüphelinin görünümünü yansıtan r ...
-
rol almak
:
-
bir oyunda görev almak:
-
rol çalmak
:
-
1) oyun sırasında söz başka bir oyuncuda iken seyircinin ilgisini ...
-
rol kesmek
:
-
yalan, uydurma söz söylemek veya içten olmayan davranışlarda bulu ...
-
rol oynamak
:
-
1) oyunda rol almak; 2) (Mecaz) birinin bir işte önemli etkisi ol ...
-
rol yapmak
:
-
davranışlarda içtenlik bulunmamak:
-
rolü olmak
:
-
etkisi bulunmak:
-
rolüne çıkmak
:
-
oyunda belli bir kişiliği sahnede oynamak:
-
romanı yazılmak
:
-
romanlaşmak.
-
romatizması tutmak
:
-
romatizma ağrıları başlamak:
-
rota değiştirmek
:
-
1) gidilen yolu değiştirmek: 2) (Mecaz) tutumunu değiştirmek, izl ...
-
rota kırmak
:
-
rota çizgisinden ayrılmak:
-
rölantide durmak (çalışmak)
:
-
motorlu taşıtlarda, motor boşta çalışmak.
-
rölantiye almak
:
-
1) motorlu taşıtlarda motoru boşa almak, boşta çalıştırmak; 2) (M ...
-
röntgen çekmek
:
-
1) herhangi bir organın durumunu tespit etmek için film çekmek; 2 ...
-
rövanşı almak
:
-
1) ikinci karşılaşmayı kazanmak; 2) (Mecaz) kensine yapılan haksı ...
-
Rufailere karışmak
:
-
psikolojik bunalıma düşüp günlük yaşamın gerçeklerinden uzaklaşma ...
-
ruh gibi
:
-
1) durgun, çevresiyle ilgilenmeyen, kendi hâlinde olan; 2) çok za ...
-
ruh gibi dolaşmak
:
-
hiçbir şeyin farkında olmadan yaşamak.
-
ruh kazandırmak (vermek)
:
-
herhangi bir yeri veya şeyi canlı, hareketli, neşeli bir duruma g ...
Deyimler Sözlüğü İçerisinde Arama
|