eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Deyimler Sözlüğü
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Deyimler Sözlüğü Hakkında
Kaynak:
Türk Dil Kurumu (TDK)
[https://sozluk.gov.tr]
Kayıt Sayısı:
11209 (113 Sayfa)
Deyimler Sözlüğü (En Çok Görüntülenenler)
gözü (gözleri) (bir şeyde, bir şeyin üzerinde) olmak
hık demiş (anasının veya babasının) burnundan düşmüş
tabakhaneye bok mu yetiştiriyorsun? (göytürüyorsun?)
(bir yeri) curcunaya çevirmek (döndürmek veya vermek)
anadan doğmuşa dönmek (anadan yeni doğmuş gibi olmak)
eli kolu (eli ayağı) bağlı kalmak (durmak veya olmak)
kedi ciğere bakar gibi bakmak (süzmek veya seyretmek)
yüzü karışmak (allak bullak olmak veya alabora olmak)
(birinin önünde, yanında) perende atamamak (atılmamak)
deve kuşu gibi (yüke gelince kuş, uçmaya gelince deve)
dünyanın kaç bucak (köşe) olduğunu göstermek (anlamak)
kaş yapayım derken (yaparken) göz çıkartmak (çıkarmak)
(bir şeyi) gözü gibi sakınmak (saklamak veya esirgemek)
(birinin) bıraktığı (bağladığı) yerde (çayırda) otlamak
midesi almamak (kaldırmamak, kabul etmemek, götürmemek)
zerresi (zerre kadar eseri) kalmamak (olmamak veya yok)
(birinin) öl dediği yerde ölmek, kal dediği yerde kalmak
ağzından çıkanı (çıkan sözü) kulağı duymamak (işitmemek)
eli cebine (cüzdanına veya kesesine) gitmemek (varmamak)
eşi manendi (menendi, benzeri) olmamak (bulunmamak, yok)
gözünü daldan budaktan (çöpten) esirgememek (sakınmamak)
sakal bırakmak (koyuvermek veya salıvermek veya uzatmak)
güvendiği dağlara kar yağmak (güvendiği dal elinde kalmak)
(bir şey, birinin) ağzının kaşığı (kalıbı, lokması) olmamak
üstüme (üstümüze, üstünüze) sağlık (iyilik sağlık, şifalar)
Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek
Hakk'ın rahmetine kavuşmak (Hakk'a kavuşmak, Hakk'a yürümek)
beti benzi atmak (solmak, uçmak, kül kesilmek, kireç kesilmek)
fare deliğe sığmamış, bir de kuyruğuna (kıçına) kabak bağlamış
(bir yerden, bir şeyden) elini ayağını (eteğini) kesmek (çekmek)
(birine) dünyayı zindan (zehir) etmek (dünyayı başına dar etmek)
kına (kınalar) yakmak (koymak, sürmek, vurmak, yakınmak, yakılmak)
kapana düşmek (girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
(birine veya bir şeye) taş çıkarmak (çıkartmak)
(birinin) etrafında dört dönmek (pervane olmak)
alaka (alakasını) çekmek (toplamak, uyandırmak)
neye uğradığını bilememek (anlamamak, şaşırmak)
(birinin) düğününde kalburla (elekle) su taşımak
denizdeki balığın karada komisyonculuğunu yapmak
düğün değil bayram değil, eniştem beni niye öptü
her boyayı boyadı, bir fıstıki yeşil (mi) kaldı?
hevesi kursağında (boğazında veya içinde) kalmak
şeytanın arka bacağı (kıç bacağı veya art ayağı)
(bir şey birinin) zihnini kurcalamak (tırmalamak)
(bir şeyin, bir kimsenin) etrafını almak (sarmak)
(birinden veya bir şeyden) cesaret almak (bulmak)
(elinden gelse, bıraksalar) bir kaşık suda boğmak
armudun sapı var, üzümün (kirazın) çöpü var demek
bileğinin hakkıyla (gücüyle, kuvvetiyle, zoruyla)
bir dirhem bal için bir çeki keçiboynuzu çiğnemek
Deyimler Sözlüğü İçerisinde Arama