eng

TDK Tarih Terimleri Sözlüğü (4)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
4. Sayfa
cambazlar :
Osmanlıların ilk zamanlarında kullanılan, yaya ve müsellemlerin d ...
cariye :
Bakınız: karavaş
cebe :
Bedeni düşman silahlarının etkisinden korumak için savaşta giyile ...
cebeci :
Silah yapan, onaran ve bakımı ile görevli bulunan savaşta ordunun ...
cebeci başı :
Cebeci ocağının komutanı.
cebeci ocağı :
Yeniçeri örgütünde silahların yapımı, onarımı ve bakımı ile görev ...
cebehane :
Savaş araç ve gereçleri bunların saklandığı yer.
cebehane ocağı :
Yeniçeri ocağının kaldırılması üzerine başka bir biçime sokulan e ...
cebeli :
Savaş sırasında timar, zeamet sahiplerinin, dirlikleri oranına gö ...
celâlî :
İlkin Yavuz Sultan Selim zamanında Turhal'da Mehdilik savı ile or ...
celâlî ayaklanmaları :
1. Bozok'lu Derviş Celâl'in 1519'da devlete karşı çıkardığı ayakl ...
celep :
Bakınız: içoğlanları
cellât :
Padişah ve devlet büyüklerinin yanında, ölüm yargılarını yerine g ...
cellât çeşmesi :
Topkapı sarayında, ölüm cezasına çarptırılanların başlarının yala ...
cemaat ortaları :
Bakınız: yaya ortaları
cep harçlığı :
Mısır eyaletinden Osmanlı padişahına her yıl gelen vergi.
cevşen :
Bakınız: cebe
cilâlıtaş çağı :
Tarih öncesi zamanların ayrıldığı üç çağdan ikincisi.
cirit :
Eskiden atlı askerin kullandığı, sert ağaçtan yapılmış ucu demirl ...
civelek :
Yeniçeri ocağına yeni girmiş ya da girmeye aday, yakışıklı delika ...
cizye :
Bakınız: kafa vergisi
cizyedar :
Bakınız: haraççı
cuma divanı :
Cuma günleri sabah namazından sonra Rumeli ve Anadolu kazaskerler ...
curnal kâtibi :
Vergilerin gereği gibi toplanıp toplanmadığını yerinde denetlemek ...
cüceler :
Osmanlı sarayının içsaray bölümünde hizmet eden ve başlıca işleri ...
cürde askeri :
Hacca giden kafileleri yollarda korumakla görevli asker.
cürde başbuğu :
Cürde askerinin komutanı.
cürdeci :
Bakınız: cürde askeri
çadırcı :
Yeniçeri ocağının ağa işliklerinde çadır yapan acemi oğlanlara ve ...
çadırcı başı :
Çadırcıların usta ve komutanları.
çağ :
1. Belirli özellikleri göz önünde tutularak ele alınan zaman bölü ...
Çağdaş :
Aynı yıllarda yaşamış ya da oluşmuş.
çağdaş tarih :
Bakınız: yakınçağ tarihi
çakaloz :
Osmanlı ordusunda kullanılan ufak toplardan biri.
çakırcı :
1. Padişahla birlikte ava giden avcı takımlarından biri. 2. Çakır ...
çakırcıbaşı :
Çakırcıların komutanı.
çalık :
Yeniçeri ocağından kovulan kimse.
çam :
Irmaklarda işleyen bir tür küçük gemi.
çamaşırcı usta :
Sarayın harem bölümünde haremin ve padişahın çamaşır işlerine bak ...
çamlıca :
İnce donanma sınıfından eski Türk gemi türlerinden biri.
çapavul :
Bakınız: akıncı
çapul :
1. Akıncıların düşman topraklarına yaptıkları baskın. 2. Böyle ba ...
çar :
Rus imparatorlarına verilen san.
çarhacı :
Yürüyüş halindeki Osmanlı ordusunun öncülüğünü yapan seçkin süvar ...
çarhacıbaşı :
Çarhacıların komutanı.
çarhıfelek :
Eskiden kale kuşatmalarında kullanılan bir tür siper.
çariçe :
Rus imparatoriçesine verilen san.
çarşamba divanı :
İstanbul halkının başlıca işlerini görüşmek üzere çarşamba günler ...
çarşı ağası :
Çarşının kamu düzeninden ve özellikle geceleri korunmasından soru ...
çaşıt :
Bir devletin, ya da bir kimsenin sırlarını başkası adına öğrenmey ...
çaşnigir :
Bakınız: sofracı
çaşnigir usta :
Sarayın harem bölümünde sofranın düzenine bakan ve yemek süresinc ...
çatal bayrak :
Yeniçeri orta ve bölüklerinin, yarısı kırmızı, yarısı sarı renkte ...
çavuş :
1. Osmanlı devlet örgütlerinde türlü hizmetler yapan görevlilere ...
çavuşbaşı :
Padişah divanı çavuşlarının buyurucusu.
çayka :
Türklerce Karadeniz'deki ırmak kıyılarının korunması işlerinde Ka ...
çaylak :
Devletçe verilen aşama, nişan ya da göreve atanma muştusunu atana ...
çekme :
Savaşta giyilen bir tür çizme.
çektiri :
Osmanlı donanmasında kürekle giden ve yelkeni yalnız yardımcı ola ...
çektirme :
Tek direkli, yelken ve kürekle giden tekne.
çelebi :
1. Kentli eğitimi görmüş, okur yazar ince kişi. 2. Osmanlılarda X ...
çelebi sultan :
Vilayet ve sancaklarda valilik yapan Osmanlı şehzadelerine verile ...
çelep :
Bakınız: celep
çergeciler :
Yeniçeri ocağının, seferde düşman toprağına girilince görevi padi ...
çeribaşı :
1. bk. alaybeyi. 2. Çingenelerin ileri gelenleri.
çeşnici :
Osmanlılarda basılacak altın ve gümüş paraların ayarını denetleye ...
çeşnicibaşı :
1. Çeşnicilerin başı. 2. bk. sofracı.
çete :
1. Düzenli ordu dışı silahlı küçük birlik. 2. Osmanlı İmparatorlu ...
çete savaşı :
Küçük asker birliklerince ya da asker olmayan küçük topluluklarca ...
çeteye çıkmak :
Keşif, yağma ya da kırıp geçirme amacı ile yapılan akınlara katıl ...
çıkma :
Edirne, Galata ve İbrahimpaşa saraylarındaki acemi oğlanların kap ...
çıkma kule :
Bakınız: gözcü kule
çıplak çavuşu :
Çıplakların komutanı.
çıtak :
Bozuk ağızla konuşan Rumeli Türkü.
çiçekçibaşı :
Sarayda çiçek bahçelerini ve dışarda çiçek alım satımını denetley ...
Çift :
Osmanlılarda en az bir çiftlik genişliğindeki toprağı ekip biçen ...
çiftbozan resmi :
Osmanlılarda çiftini çubuğunu bırakıp başka iş tutanların vermek ...
Çiftlik :
Osmanlı İmparatorluğunda, toprağının verimi derecesine göre 70-15 ...
çil akçe :
Yeni baskıdan çıkmış, ayarı tamam maden para.
çil altın :
Bakınız: çil akçe
çil kuruş :
Bakınız: çil akçe
çingene beyi :
Çingenelerin devlete vermekle yükümlü bulundukları vergileri topl ...
çingene sancağı :
Sancakbeyi aşamasındaki çingene beyinin yönetimi altında İstanbul ...
çit parası :
Bakınız: ağıl vergisi
çivi yazısı :
İlkçağ budunlarından kimilerinin kullandıkları bir tür yazı.
çizmeci :
1. Ağakapısında, orducu denen zanaatçılardan çizme ve ayakkabı ya ...
çizmecibaşı :
Çizmecilerin buyurucusu.
çoktanrıcı :
Birçok Tanrının varolduğuna inanan, putlara tapan.
çorbacı :
1. Bir köyde konukları ağırlayabilen varlıklı ve sayılan kişi. 2. ...
çorbacı yamağı :
Yeniçeri ocağındaki erbaşlardan birine verilen ad.
çömez :
İlerlemiş medrese öğrencisi.
çömlek sürgünü :
Eski Yunanistan'da, özellikle Atina'da, siyasal huzursuzluk yarat ...
çörçöp sübaşısı :
Osmanlılarda temizlik işlerine bakan görevli.
çuhadar :
1. Sarayın haseki odasındaki en yüksek dört ağadan, başlıca görev ...
çürük akçe :
Ayarı düşük, karışık ve değeri düşük maden para.
Dahil :
Osmanlılarda bilginler sınıfına (ilmiyeye) özgü bir aşama.
dahil medresesi :
Osmanlılar döneminde orta derecede öğretim yapan medrese
dalkılıç :
Savaşta düşman arasına dalmak için gönüllü yazılan asker.
damgalı kâğıt :
Damga pulundan önce devlete gelir sağlamak için çıkarılan ve hükü ...
dane :
Savaşta hedefleri dövmek için kullanılan gülle, mermi.