eng

TDK Tarih Terimleri Sözlüğü (9)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
9. Sayfa
ikon :
Ortodoks kiliselerinde bulunan dinsel resim ve heykeller.
ilhan :
Bakınız: kayser
ilk üçaylık :
Yeniçerilere verilen birinci üç aylık ödenek.
ilkçağ :
Tarihçe bilinen en eski zamanlardan, genellikle Batı Roma İmparat ...
ilkçağ tarihi :
Yazılı belgelerin bulunduğu en eski zamanlardan, genellikle Batı ...
ilmiye :
1. Osmanlılarda din, yargı ve öğretim işleriyle uğraşan devlet gö ...
iltizam :
Hazine malı bir gelir kaynağının belli bir ücret karşılığında kiş ...
ilyazıcı :
Osmanlılarda yeni alınmış toprakların yazımını yapmakla yükümlü g ...
imamevi :
Kadınlar için cezaevi.
imdadiye :
Osmanlılarda savaş zamanı savaş giderlerini karşılamak, barış zam ...
ince donanma :
Hafif savaş gemilerinden oluşan deniz gücü.
İnebolu kütüğü :
Karadeniz'de kereste taşıtı olarak kullanılan bir tür yelkenli kü ...
insan hakları evrensel bildirgesi :
1689 tarihli Bill of Rights'a dayanan ve Kuzey Amerika'daki İngil ...
insanbilim :
İnsanın kökenini, biyolojik yapısını, gövdesel özelliklerini, kül ...
insancılık :
1. Eski Yunan ve Roma kültürünü en yüksek kültür örneği diye alan ...
irsaliye akçesi :
Bakınız: cep harçlığı
iskemle ağası :
Padişahın, ata binerken ayak basmak için kullandığı çuha kaplı bi ...
iskemlecibaşı :
Hasahırdaki biniş iskemlesini saklamakla yükümlü görevli.
İslam ülkeleri :
Müslüman bir hükümdarın egemenliği altına girmiş olan ülkeler.
İslamcılık :
Bütün Müslümanları bir yönetim altına toplama amacını güden siyas ...
İslavcılık :
Amacı, İslav kökenli bütün halkları birleştirmek olan öğreti ve e ...
ispençe :
Tarımla uğraşan Hıristiyan uyruktan, Müslüman uyruğun ödediği çif ...
İstanbul :
1453'ten beri Osmanlı devletinin başkenti.
İstanbul ağası :
Acemi ocağının en yüksek buyurucusu.
İstanbul kaymakamı :
Bakınız: kaymakam paşa
İstanbul payesi :
İstanbul kadılığı aşaması.
Jüliyen günbiliği :
Roma devlet adamı Julius Caesar'ın, İsa'nın doğuşundan 46 yıl önc ...
kaan :
Bakınız: hakan
kabak meydanı :
Osmanlılarda, ok atışlarının yapıldığı alana verilen ad.
kabaniçe :
Padişahların şahsına özgü olan, fakat kimi kez olağanüstü onurlam ...
kabza alma :
Ok atmada ustalığa yükselen bir kimsenin, öğretmeninden okçuluk y ...
Kadı :
Osmanlılarda şerîat mahkemelerinin başında bulunan, aynı zamanda ...
kadı naibi :
Kadının, kendisinin gitmediği yere gönderdiği vekil görevli.
Kadıköy ustası :
Kadıköy bölgesindeki saraya bağlı bahçelerin bostancı subayına ve ...
Kadın :
Bakınız: haseki sultan
kadınefendi :
Padişahın eşine verilen san.
kadınefendi hasları :
Padişah eşlerine ayrılan haslar.
kadırga :
Donanmada, çektiri türünden gemilerin en büyüğü.
kafa vergisi :
Müslüman devletlerde Müslüman olmayanlardan, korunma karşılığı al ...
kafes :
Topkapı sarayında padişah oğullarının XVI. yüzyıl sonlarından ber ...
kafes hayatı :
Babaları ölen Osmanlı şehzadelerinin kafeste sürdürdükleri bir çe ...
kaftan :
Eskiden kullanılan bir çeşit üstlük giysi.
kaftan ağası :
1. Sadrazamın yanında karşılama işleriyle uğraşan görevli. 2. Sür ...
kaftan giydirmek :
Bakınız: hil'at giydirmek
kaftancı :
İleri gelenlerin konaklarındaki içağaların başı.
kaftancıbaşı :
Her yıl devlet hazinesi için satın alınan kürk, kaftan gibi eşyan ...
kaftanlı :
Bakınız: odalı
kâğıt emini :
Malî yargılar ve saraya değgin yazışma işleriyle uğraşan görevli.
kâğıt uçurmak :
Kuşatılmış bir kalenin komutanına ya da herhangi bir iş yaptırılm ...
kâğıtçı başı :
Devlet dairelerinde kullanılan yazı gereçlerinin sağlanması, sakl ...
kahveci usta :
Sarayın harem bölümünde kahve işlerine ve genel hizmetlere bakan ...
kahvecibaşı :
1. Padişahın içeceği kahveyi hazırlamakla görevli has odalı. 2. D ...
kâhya bey :
Sadrazamın güvenini kazanmış ve onun yardımcısı yerinde olan göre ...
kâhya kadın :
Saraydaki bütün kalfaların buyurucusu olan kadının sanı.
kalafat :
Vezir ve daha başka devlet büyüklerinin giydikleri bir başlık.
kalavrahane :
Osmanlılarda asker için ayakkabı, eğer takımı, hayvan koşumu gibi ...
kale :
Düşmanın gelmesi beklenebilen yollar üzerinde, askeri önem taşıya ...
kale azapları :
Osmanlılarda kale koruyucularının yaya olanları.
kale kalkanı :
Kale duvarı üzerindeki diş diş ve mazgallı duvar bölmeleri.
kale komutanı :
Kaleyi korumak ve savunmakla görevli askerin başı.
kale siperi :
Bakınız: kale kalkanı
kale yamağı :
Kaleyi korumakla yükümlü bir tür asker.
kaledöven :
Kale dövmeğe yarayan top.
kalem zeametleri :
Devlet görevlilerine aylık ödenmediği için, yazı işlerini yürüten ...
kalgay :
Kırım'da, hanın vekili anlamında bir orun.
kalgay sultan :
Kırım hanının taht adayı.
kalite :
Osmanlı donanmasında çektiri türünden bir savaş gemisi.
kalkolitikum :
Bakınız: bakırtaş çağı
kallavi :
Sadrazam ve vezirlere özgü, üstü koni biçimine yakın telli kavuk.
kalmış :
Türlü nedenlerle savaşa katılmayıp İstanbul'da kalan kapıkulu ask ...
kalyon :
Yalnız yelkenle yol alan ağır savaş gemilerinin en büyüğü.
kalyon kaptanı :
Güverte albayının eski adı.
kalyoncu :
Osmanlılarda yalnız savaş zamanlarında çalışmak üzere her yıl bel ...
kalyoncu kulluğu :
Osmanlılarda deniz güçlerinin yönetimi altında bulunan karakollar ...
kancabaş :
1. Hafif donanma gemilerinden biri. 2. Padişahın bindiği süslü ka ...
kantarkulu :
Yeniçerilerde eski odalardaki seğirdim usta ve çavuşlarına verile ...
Kanun :
Askerlerin sıkı düzenini korumakla görevli olan er.
kanun subayı :
Eskiden inzibat işleriyle görevli kanun adlı erlerin subayı.
kanuncu :
Beylikçinin buyruğu altında çalışan üç yüksek görevliden birinin ...
Kapak :
Tahtadan yapılmış eski bir savaş gemisi.
kapaklı :
Eski tüfeklerden birinin adı.
kapama :
1. Cüppe gibi üste giyilen bir giysi. 2. Yeniçeri ve medrese öğre ...
kapamacı :
Eskiden hazır giysi satan esnafa verilen ad.
Kapan :
Osmanlılar döneminde yiyecek ve giyecek eşyanın toptan satıldığı ...
kapan naibi :
Kapanlardaki alış-verişi denetlemek üzere kadının atadığı görevli ...
kapaniçe :
Bakınız: kabaniçe
kapçak :
Kale kuşatılmasında, duvarlara takılan uzun saplı büyük çengel.
kapı :
Genel olarak yüksek düzeydeki hükümet dairesi: Şeyhülislam Kapısı ...
kapı çavuşu :
Osmanlılarda vali ve komutanların resmî dairelerinin kapısını da ...
kapı çuhadarı :
Osmanlı devlet örgütlerinde ayak işlerinde, özellikle postacılık ...
kapı ferman olmak :
Bakınız: kapıya çıkma
kapı halkı :
Sadrazam, vezir, eyalet valileri, beylerbeyleri ve daha başka dev ...
kapı hasekiağası :
Kızlarağasının sadrazam kapısındaki işlerini yürütmekle yükümlü g ...
kapı kethüdası :
Osmanlı egemenliği altındaki beyliklerin, yabancı devletlerin, ey ...
kapı mahkemesi :
İstanbul kadısının bir naibince yönetilen, özellikle karı-koca an ...
kapı naibi :
Kapı mahkemesi başkanı olan yargıcın sanı.
kapı oğlanı :
1. Kapıçuhadarı yamağı. 2. Elçiliklerde çevirmen yardımcısı.
kapı oğlanları :
Sarayda kapı hizmetinde bulunan hadımlara verilen ad.
kapı olma :
Yeniçerilere, her yedi yılda bir kez ocak askeri olduğunu gösteri ...
kapı yayabaşısı :
Yeniçeri subaylarından birinin sanı.